Şualar | Birinci Şuâ | 654
(622-665)

YİRMİ BEŞİNCİ ÂYET:


âyet-i kudsiyesidir. Bu âyetin ma’na-yı işarîsi, Resail-in Nur ile münâsebeti çok kuvvetlidir. Bir ciheti şudur ki, Risâlet-ün Nur’un ve şâkirdlerinin mesleği, dört esas üzerine gidiyor.

Birincisi tefekkürdür; Hakîm ismine bakıyor.

Biri de şefkattir, hadsiz olan fakrını hissetmektir ki; Rahman ve Rahîm isimlerine bakıyor.

Hem şu âyet nasılki Resail-in Nur’un te’lif ve tekemmül tarihine tevâfukla parmak basıyor, öyle de kelimesiyle −vakf mahalli olmadığından tenvin “nun” sayılmak cihetiyle− makamı beş yüz kırk yedi (547) olarak Sözler’in ikinci ve üçüncü ismi olan Resail-in Nur ve Risâle-i Nur’un adedi olan beş yüz kırk sekiz veya kırk dokuza (548-549) şeddeli “nun” bir “nun” sayılmak cihetiyle pek cüz’î ve sırlı bir veya iki farkla tevâfuk ederek remzen ona bakar, dâiresine alır.

Hem


’in makam-ı cifrîsi, bir vecihle, yâni tenvin “nun” sayılsa ve şeddeli iki daki lâm-ı aslî hesab edilse telaffuzda olduğu gibi olsa, bin üç yüz elli dört veya beş (1354-1355) eder. Ve diğer bir vecihde, yâni tenvin sayılmazsa bin üç yüz dört (1304) eder; üçüncü vecihde, yâni telaffuzda bulunmayan iki hesaba girmezse bin iki yüz doksan dört (1294) eder. Birinci vecihte tam tamına Resail-in Nur’un te’lifçe bir derece tekemmülü ve fevkalâde ehemmiyet kesbetmesi ve fırtınalara tutulması ve şâkirdleri kudsî bir teselliye muhtaç oldukları Arabî tarihiyle şu bin üç yüz elli beş ve elli dört tarihine, hem otuz bir aded Lem’alar’dan ibaret olan “Otuz Birinci Mektub”un te’lif zamanına, hem o mektubun Otuz Birinci Lem’asının vakt-i zuhuruna ve o lem’adan “Birinci Şuâ”ın te’lifine ve o şuâ’ın yirmi dokuz makamında otuz üç adet âyâtın Risâle-i Nur’a işâretleri istihrac edildiği hengâmına ve yirmi beşinci âyetin Risâle-i Nur’a îmaları yazıldığı şu zamana, şu dakikaya, şu hâle tam tamına tevâfuku ise, Kur’ân’ın i’caz-ı ma’nevîsine yakışıyor.

Səs yoxdur