Şualar | Yirmi Dokuzuncu Lem’adan İkinci Bab | 693
(693-700)
Yirmi Dokuzuncu Lem’adan İkinci Bab


(Bu İkinci Bab, “Elhamdülillâh” hakkındadır.)

(İkinci BAB ile ta’bir edilen şu risâlecikte “Elhamdülillâh” cümlesini insanlara dedirten îmanın sonsuz faide ve nurlarından, yalnız dokuz tane beyân edilecektir.)


Birinci Nokta: Evvelâ iki şey ihtar edilecektir:

1— Felsefe, her şeyi çirkin, korkunç gösteren siyah bir gözlüktür. Îman ise, her şeyi, güzel, ünsiyetli gösteren şeffaf, berrak, nurânî bir gözlüktür.

2— Bütün mahlûkatla alâkadar ve herşeyle bir nevi alış-verişi olan ve kendisini abluka eden şeyler ile lâfzan ve ma’nen görüşmek, konuşmak, komşuluk etmeye hilkaten mecbûr olan insanın sağ, sol, ön, arka, alt, üst olmak üzere altı ciheti vardır.

İnsan mezkûr iki gözlüğü gözüne takmakla, mezkûr cihetlerde bulunan mahlûkatı, ahvali görebilir.

Sağ Cihet: Bu cihetten maksat, geçmiş zamandır. Binâenaleyh felsefe gözlüğü ile sağ cihete bakıldığı zaman, mâzi ülkesinin kıyameti kopmuş, altı üstüne çevrilmiş, karanlıklı, korkunç büyük bir mezaristanı andıran bir şekilde görünecektir. Ve bu görünüşte insan pek büyük bir dehşete, vahşete, me’yusiyete ma’rûz kaldığında şübhe yoktur.

Səs yoxdur