Siracinnur Mecmuası | Denizli Müdafaanamesi | 182
(180-248)

Ve yirmi sene zarfında, hiçbir gazeteyi okumayan ve dinlemeyen ve merak etmeyen ve tam iki senedir (Şimdi yedi seneden geçti) Kastamonu’da, bütün dostların şehâdeti ile, küre-i arz yüzündeki boğuşmaları ve harpleri ve sulh olmuş olmamış ve daha kimler harp ettiklerini bilmeyen ve merak etmeyen ve sormayan ve üç sene yakınında konuşan radyoyu, üç def’adan başka dinlemeyen ve hayat-ı ebediyeyi imha eden ve hayat-ı dünyeviyeyi dahi, elem içinde eleme, azab içinde azaba çeviren küfr-ü mutlaka karşı, galibane Risâle-i Nur ile mukabele ettiğine, onunla îmanlarını kurtaran yüz bin şâhidin şehâdetiyle isbat eden ve Kur’ân’dan tereşşuh eden Risâle-i Nur ile, ölümü yüz bin adam hakkında idam-ı ebediyeden terhis tezkeresine çeviren bir adama, bu derece ilişmek ve me’yus etmek ve onu ağlatmakla, o ma’sûm yüz binler kardeşlerini ağlatmak, hangi kanun var, hangi maslahat var, adâlet nâmına emsalsiz bir gadr olmaz mı? Ve kanun hesabına emsalsiz bir kanunsuzluk değil mi?

Eğer bu taharrilerde, ba’zı vazifedar me’murların i’tirâz ettikleri gibi derseniz ki: Sen ve bir iki risâlen, rejime ve usulümüze muhalif gidiyor?

Elcevap: Evvela: Bu yeni usulünüzün, münzevilerin çilehânelerine girmeye hiçbir hakkı yok. Saniyen: Birşeyi red etmek ayrıdır, kalben kabul etmemek ayrıdır ve amel etmemek bütün bütün ayrıdır. Ehl-i hükümet ele bakar, kalbe bakmaz. İdare ve âsâyişe ilişmeyen şiddetli muhalifler, her hükümette bulunur. Hatta Hazreti Ömer (R.A.) taht-ı hâkimiyyetindeki Hıristiyanlar, kanun-u Şerîatı ve Kur’ân’ı inkâr ettikleri halde onlara ilişmiyordu. Hürriyet-i fikir ve serbestiyet-i vicdan düstûru ile, risâle-i Nur’un bir kısım şâkirtleri, idareye dokunmamak şartı ile, rejim ve ûsûlünüzü ilmen kabul etmezse ve muhalif amel etse, hatta rejimin sâhibine adâvet etse, onlara kanunen ilişilmez.

Ma’lûmdur ki: Bir mektupta kusur olsa, yalnız o kusurlu kelimeler sansür edilir, mütebakisine izin verilir. Eskişehir mahkemesinde, dört ay tetkikat neticesinde, yüz risâlede medâr-ı tenkit, yalnız on beş kelime bulmaları, kat’i isbat eder ki: Risâle-i Nur’a ilişilmez onun hedefi dünya değil. Herkes bu zamanda ona muhtaçtır.

Səs yoxdur