Siracinnur Mecmuası | Hasan Feyzinin Manzumesi | 284
(268-284)

Hazretinize Buradan Ayrılık Söylemiştim.

Çekilip nur-u hidayet, yine zindan olacak

Yine firkat, yine hasret, yine hüsran olacak,

Yine sen, yaş yerine kan akıtıp ağla gözüm..

Çünkü hicran dolu kalbim, yine hicran olacak.

Yine göç var diye, mecnûna haber verme sakın,

Yine matem, yine zâri, yine efgan olacak.

Açılan ol gül-ü tevhid, sararıp solsa gerek,

Kapanıp Kâbe-i irfan, yine vîran olacak.

Haber aldım ki, yarın yâd olacakmış bize yâr

Ne büyük yâre ki, kimler buna derman olacak,

Bu büyük dert-i elemden, kime şekva edeyim.

İşiten nâlemi, hep ben gibi nâlân olacak

O şifa-bahş olan envarını sen çeksen eğer,

Bana kim nur verecek, kim bana Lokman olacak.

O temiz pak nefsin âb-ı hayatı bu çölün,

Onu dûr etme ki, her ferd ona reyyan olacak.

Hele ol nur-u şerifin, kime değmişse eğer,

Küçücük zerre de olsa, mâh-ı tâbân olacak.

O lütufkâr, o keremkâr eli öptükçe, benim,

Bu küçük kalb-i hazinim, yine handan olacak.

Bab-ı feyzinden ırak olmayı asla çekemem,

Dahi nezrim bu ki, canım sana kurban (Hâşiye) olacak.

Nazarın erse, garib başıma ey nur-u hüda,

Bu gün artık bu hakir bende de umman olacak.

Bu anasır, yüzüne her ne kadar çekse hicab;

Yine haksın, buna şahid yine Kur’ân olacak.

Kab-ı Kavseynden alıp dersimi, bildim ki ayân,

O güzel nur-u bedi’ mânevi sultan olacak.

Sakınıp, Feyzi-i biçâreye bahs açma bugün,

Yeni baştan yine şeyda, yine giryan olacak.

Biçâre talebeniz

HASAN FEYZİ


----------------------------


Hâşiye: Bu şehid kardeş gibi, Nurun kahraman fedâkar şakirdlerinin pek kuvvetli duaları o zehiri kırdı. O vasiyetnâmenin hükmünü te’hire vesile oldu.
Səs yoxdur