2011 Nur Takvimi tükenmiştir. 11 Aralık 2010
2011 Nur Takvimi tükenmiştir.
İlginiz için teşekkür ederiz.
Evvela, binler selam ile Hizmet-i Kur’aniye ve îmaniyede ihlâs ile dâim olmanızı Cenâb-ı Mevla Hazretleri’nden niyaz ederiz. Allah-u Teala’ya sonsuz şükürler ki bu sene geç de olsa Hizmet-i Kur’an nâmına önümüzdeki seneye ait ibretli tefekkürlü bir (TAKVİM) yapmağa muvaffak kıldı. Arz ettiğim gibi geliri ve gideri Hizmet-i Kur’ana aittir.
Bu seneki takvimde Allah-u Teala’nın rengarenk nakışlarla süslediği zinetlendirdiği kelebekleri, kuşları, balıkları seyredip Sanat-ı İlahiyeyi tefekkürle, kudretinin azametini, sanatının yüceliğini, ilminin sonsuzluğunu hayret ve hayranlıkla düşünecek, bu güzelliklere meftun olarak Zât-ı Zülcemal’e karşı içinizde bir sevgi ve muhabbet zuhuruyla, Bu güzellikler bir güzelden geliyor, ey bütün güzelliklerin güzeli benim de bütün hallerimi güzelleştir. Senin seveceğin sana layık bir kulun olayım. Üstadımın dediği gibi (kainat kadar bir kalbim olsa senin sevginle doldurmak isterim) o sevgi ile sana güzel bir secde etsem daha dünyadan ne isterim. Ey sevgililer sevgilisi beni de güzelleştir. O güzellikle beni sev. O sevgi ile sana secde edip (Halidina fiha ebede) hakîkatına mazhar olayım. Resûl-u Zişan Aleyhisselatu Vesselam’ın buyurduğu gibi (tefekküri sa’atin hayrün min ibâdeti senetin) deyip, Cenâb-ı Hak’kın Esma ve Sıfatını düşünüp, tefekkür etmek bir sene nafile ibâdetten hayırlıdır. Hadis-i şerifine mazhar olayım.
Aziz Kardeşlerimiz: Resimlere dikkat ederseniz, her bir kelebeğin ve her bir kuşun boynunda bir çizgi, ve beyaz bir halka var. O çizgi ile kafasını gövdesinden ayırmışız. Yani o kopuk başla o hayvan yaşayamaz. Bu vesile ile Bediüzzaman Hazretleri ile geçen bir hatıramı anlatayım.
1953’de Üstad Hazretlerine gittiğimde, hayatından bazı hâtıraları anlattıktan sonra, Risâle-i Nurları şimdiye kadar el yazısı ve teksir ile ve Osmanlıca eski yazı ile yazmamıza ve neşr etmemize binâen Kendileri bana dediler ki; (Yeni yetişen gençler bu eski yazıyı okuyamıyorlar. Ben ma’nevi ihtar aldım. Yetişen gençlerin îmanlarının kurtulması için bu Risâleleri yeni yazı ile Latin hurufatı ile bastıracağız. Cenâb-ı Hak bu vazifeyi sana nasib etti.) Diyerek daktilo ile yazılmış Büyük Sözleri verdiler. ve kendi öz parasından 1200 lira vererek (Bu parayı da matbaa parasına maya yaparsınız.) dediler.Üstadın bu emrine binâen Büyük Sözleri Ankara’da basmaya başladık Fakat her formayı dizince basmıyoruz. Bir kardeş ile Üstada gönderiyoruz. Üstad Hazretleri formayı Zübeyr Ağabey’e veriyor. Kendisi de eski yazıdan takib ederek tashih ediyor. Eğer hatalı bir kelime varsa düzeltiyor. Düzelen şekli ile bize geliyor. Ve basılıyor. Bütün (Sözler, Mektubat, Lemalar, Tarihçe, İşaratü’l- İcaz.. vs) hepsi bu şekilde Üstadın tashihinden geçerek basıldı. 1958’de sıra Tarihçe-i Hayata geldi. Üstad Hazretleri dakdilo edilmiş olarak bana verirken dediler ki: (Said bu Tarihçeyi basacaksın fakat bundan dolayı sana bir hapis görünüyor razımısın? Razıyım Üstadım dedim. Öyle ise al götür bastır dediler.) Bastırdık, Getirdik. O zaman bir şey olmadı. 1964’de Üstadın vefatından 4 sene sonra savcılık Tarihçede bir cümle görmüş. O cümlede suç bularak benimle beraber Tarihçe’yi bastığımız rahmetli Dr Tahsin Tola’ya birer buçuk sene, Sungur Ağabeye’de dokuz ay ceza verdiler. Elhamdulillah yattık. Üstadın altı sene evvel söylediği sözler tahakkuk etti. Ba-sıldıktan bir müddet sonra Üsta’da gittiğimde Üstad Hazretleri buyurdu ki (Diyarbakır’da bulunan mehmed kayalar’dan bir mektub geldi. Üstadım resimlerinizi tarihçeye neden koydurdunuz. Ben cevaben dedimki ben koydurmadım basan kardeşler koymuşlar.) Hakîkaten Üstad bize resim bırakın demedi. Bizler ise bu zamanda hakîki mücahid, Kur’ana İslama hizmet eden hakîki kahraman kimmiş. İnsanlar anlasınlar görsünler diye biz bıraktık Üstad da gördü itiraz etmedi diye öylece devam ettik. Üstad Mehmed Kayalar’a cevaben demişki, (boyunlarında çizgi var yani hayatiyet gidiyor. Buna da bâzı alimler cevaz vermişler.) ondan sonra Mehmed Kayalar seslenmemiş. Fakat (Ona resimsiz gönderin) dediler.
İşte kardeşlerim boyunlara çizgi çekmek hadisesi böyle oldu. Bizde bu takvimdeki kelebeklerin ve kuşların boyunlarına çizgi çekerek hayatiyetlerine hâtime çektik tâ ki ciddi bir tefekürle bir senelik nafile ibâdete vesile olsun Cenâb-ı hak cümlemizi af ve gufrana mazhar eylesin… Hizmet-i Kur’anda ihlâs ile dâim eylesin… binler selam ve dualarınızı rica ederiz.