Tarihçe-i Hayat | Üçüncü Kısım - Eskişehir Hayatı | 251
(215-280)

Hükümete muarız vaziyet almak nerede; bu bir kısım kusurlu medeniyet kanunlarına karşı hakâik-i Kur’âniyeyi ilmî bir sûrette müdafaa etmek nerede? Kur’ân-ı Hakîmin Âyat-ı kat’iyyesiyle, bin üç yüz senedenberi, milyonlar tefsirlerinde ve halen kütübhânelerde dolu tefsirlerde



ilaahir gibi Âyetlerin hakâik-i kudsiyelerini Avrupa feylesoflarının itiraz ve tecavüzatına karşı otuz senedenberi yazdığım müdafaat-ı ilmiyemi “Hükümetin inkılâbına, prensibine ve rejimine muhalif kasdı var” diye beni itham etmek, öyle bir zâhir garaz ve öyle bir esassız vehimdir ki; buradaki mahkeme-i âdileye taallûk etmeseydi, müdafaa ve cevab vermeyi lâyık görmezdim.

Hem acaba, eskidenberi bu vatan ve millete zarar niyetiyle, Avrupanın dinsiz komiteleri hesabına ve Rum, Ermeniler cem’iyyeti vasıtasiyle dinsizlik ve ihtilâf ve fesad tohumlarını saçan mülhidlere karşı müdafaat-ı ilmiyem, hangi sûretle hükümet aleyhine alınıyor? Ve hangi sebeble hükümete bir taarruz ma’nası veriliyor? Hangi insafla böyle dinsizliği hükümete mâledip ittiham ediliyor? Hükümet-i Cumhuriyenin kuvvetli esasları böyle dinsizlerin aleyhinde olduğu halde; dinsizliği, hükümetin ba’zı prensiplerine mâledip, benim, vatan ve millet ve hükümet hesabına öyle müfsidlere karşı yirmi senedenberi galibane müdafaât-ı ilmiyeme “Dini siyasete âlet ve hükümet aleyhine teşvik” ma’nasını vermek, hangi insaf kabul eder ve hangi vicdan razı olur?

Evet, değil bu mahkemeye, belki bütün dünyaya ilân ediyorum: Ben, hakâik-ı kudsiye-i îmaniyeyi, Avrupa feylesoflarına ve bilhassa dinsiz feylesoflara ve bilhassa siyaseti dinsizliğe âlet edenlere ve asayişi ma’nen ihlâl edenlere karşı müdafaa etmişim ve ediyorum.

Ben, Hükümet-i Cumhuriyeyi, ilcaat-ı zamana göre bir kısım Kanun-u Medenîyi kabul etmiş ve vatan ve millete zarar veren dinsizlik cereyanlarına meydan vermeyen bir hükümet-i İslâmiye biliyorum.

Səs yoxdur