ve imana hizmet etmenin kudsiyet ve büyüklüğünü anladıkça; dünyada iken sizleri Cennet’e davet etseler, böyle mukaddes bir vazifeyi, böyle ulvî bir saadeti şimdi bırakıp gitmek istemeyeceksiniz. İman cihetiyle ve imanı kurtarmak davasına hizmet etmek gayesiyle, dünyanın manevî cennet hükmünde olduğunu hissedeceksiniz.
Risale-i Nur’a çalışanlar, iman ve İslâmiyet hizmeti uğrunda öyle bir feragat ve fedakârlığa sahib olmuşlar ki, onlarda menfaat-i şahsiye denilen âdi ve bayağı maksadlar yer bulamamış ve tutunamamıştır. Zira Nur talebelerinde en birinci maksad ve en büyük gaye: Rıza-i İlahîdir. Allah’a hadsiz şükürler olsun; Risale-i Nur’a çalışmanın, mukaddes kitabımız Kur’an-ı Azîmüşşan’a hizmet olduğunu öğrenen uyanık ve kıymetdar ve fedakâr arkadaşlarımız milyonları geçmiştir. Aklı yerinde olanlar için pek aşikâr olarak görünen bu hakikatı hiçbir ferd inkâr edememektedir. Allah için bir çalışma olan Risale-i Nur faaliyetlerinde, İlahî bir aşk u şevkle, kalbî ve ruhî bir sevgiyle gece uykularını dahi feda edenler olmaktadır.