Ramazan iktisat sükür risalesi | Ramazan iktisat sükür risalesi | 40
(4-94)

(Haşiye2) zekâvetlerinin verdiği bir hırs sebebiyle fakr-ı hale düşmeleri ve çok aptal ve iktidarsızların, fıtrî kanaatkârane vaziyetleri ile zenginleşmeleri kat’î bir surette isbat eder ki: Rızk-ı helâl, acz ve iftikara göre gelir; iktidar ve ihtiyar ile değil. Belki o rızk-ı helâl, iktidar ve ihtiyar ile makûsen mütenasibdir. Çünki çocukların iktidar ve ihtiyarı geldikçe rızkı azalır, uzaklaşır, sakilleşir. hadîsinin sırrıyla; kanaat, bir define-i hüsnü maişet ve rahat-ı hayattır. Hırs ise, bir maden-i hasaret ve sefalettir.

Üçüncü Netice: Hırs ihlası kırar, amel-i uhreviyeyi zedeler. Çünki bir ehl-i takvanın hırsı varsa, teveccühü nâsı ister. Teveccühü nâsı müraat eden, ihlas-ı tâmmı bulamaz. Bu netice çok ehemmiyetli, çok cây-ı dikkattir.

------------------------

(Haşiye): Bunu te’yid eden bir hadise:Fransa’da ediplere,iyi dilencilik yaptıkları için dilencilik vesikası veriliyor.

Süleyman Rüştü


Ses Yok