ders-i hakaik dairesindeki ilm-i hakikat dahi daire haricindeki tarikatlara ihtiyaç bırakmaz. Meğer tarikatı yanlış anlayıp güzel rüyalar, hayaller; nurlara ve zevklere mübtela ve ahiret faziletinden ayrı olan dünyevî ve hevesî zevkleri arzulayan ve merciiyet makamını isteyen nefisperestler ola.
Bu dünya dar-ül hizmettir. Külfet ve meşakkatle ücret ölçülür. Dar-ül mükafat değil. Onun içindir ki, ehl-i hakikat keşif ve kerametteki ezvak ve envara ehemmiyet vermiyorlar. Bazan kaçıyorlar, setrini istiyorlar.
Risale-i Nur dairesi geniştir. Şakirdleri pek çoktur. Harice kaçanları aramaz, ehemmiyet vermez; belki daha içine almaz. Her insanda bir kalb var. Bir kalb hem dairede, hem hariçte olamaz.
Hem hariçteki irşada hevesli zatlar, Risale-i Nur Şakirdleriyle meşgul olmamalı. Çünki üç cihetle zarar görmeleri muhtemeldir. Takva dairesindeki talebeler irşada muhtaç olmadıkları gibi hariçte kesretli namazsız var; onları bırakıp bunlarla meşgul olmak, irşad değildir. Eğer bu şakirdleri severse, evvela daire içine girsin; o şakirdlere peder değil, belki kardeş olsun, fazileti ziyade ise ağabeyleri olsun.