Tarihçe-i Hayat | Sekizinci Kısım - Isparta Hayatı | 638
(612-740)

Yârabbi! Neden bizi böyle her kıymet ve fazileti paçavraya döndürecek kadar pespâyeleştirdin? Biliyoruz, sana karşı günahımız çok ve büyüktür. Yeter yâ İlâhî, yeter bu sukut bize!

CEVAT RİFAT ATİLHAN


* * *

Bediüzzaman Kimdir?

Bediüzzaman, mâhud ve mühlik uçurumlarla dolu olan içtimâî seyrimizi, ma’nevî değerler bakımından bir nur-u îmanî ve ziya-yı irşadî ile taht-ı emniyete almağa çabalayan ve bu hususta bilmenin, kendi kendini idare etmek; bilmemenin, körü körüne idare olunmak hakîkatına vücut vereceğini halk kütleleri arasında temessül ettiren insandır.

Bediüzzaman, ahlâkî kıymetler ve millî hasletlerin pozitif ilimlerle muvazi olarak kat-ı mesafe edemediğini, bu ma’na ve şekil muvacehesinde yetişen çöl kadar kuru ve boş ruhlarla bulanmış gençliğin, istikbalde milletimizin rü’yet ufkunda bir kara belâ olacağı hakîkat-ı kat’iyesini gözlere sokan ve çâre-i halâsı da gösteren kimsedir.

Bediüzzaman, şark ve garp arasındaki azîm müfarakatın, şahsiyet mefhumunun daralma ve genişlemesinden neş’et ettiğini gören ve asrın maymun taklitçiliğine varan şahsiyetsizliği önünde şahsiyet mefhumunun İlâhî yüksekliğini gönüllerin mihrak noktasında sembolleştirmeğe tevessül eden âlimdir.

Bediüzzaman, hür adamların, hür memleketinin İlâhî kuruluş felsefesini, akıllara ve gönüllere nakşeden din adamıdır.

Bu necib millet Bediüzzaman gibi nefsindeki menfaat putunu deviren insanların hizmetine çok, ama çok muhtaçtır.

Hukuk Fakültesinden
ZİYA NUR


Səs yoxdur