MUALLİM AHMED
GALİP KESKİN
Hattat ve şâir olan bu zat, Bediüzzaman'ın talebelerindendir. Onunla birlikte Eskişehir'de mevkuf kalmıştır.
l900 yılında Yalvaç'ta doğmuştur. l940 Şubat'ında Yalvaç'ta bir çayhanede şube reisinin yere düşen silâhı patlıyor ve çıkan kurşun Galip Beyin kasığına isabet ediyor. Kaldırıldığı Konya Devlet Hastanesinde vefat ediyor. Kabri Konya'dadır.
Galip Beyin henüz basılmamış bir dîvanı vardır.
Bediüzzaman Said Nursî, Eskişehir müdafaası olan 27. Lem'a'da Muallim Galip Beyi şöyle anlatır:
"Muallim Galip, üç dört sene evvel Barla'da iken muallimliği münasebeti ile haftada, bazan yirmi günde bir defa ayak üstünde görüşüyorduk. Bu zat hattattır. Hüsn-ü hattından istifade etmek için kendime mahsus eskiden yazdığım Mu'cizat-ı Ahmediye ve İ'caz-ı Kur'ân risalelerini yazdırdım. Odamda talik ettiğim bir-iki levhayı da bana yazdı.
"İşte münasebetimiz bu kadardır. Bu zatın şiire hevesi bulunduğundan, ben de şâir olmadığımdan, hiç bir risalemi Onuncu Söz'den başka vermedim. Onuncu Söz'ü de başkasına vermiş. Yanında hiç bir eserim bulunmadığı halde benim mevhum suçumdan elbette hakikî bir hisse ona ifraz edilmez. Bunun gibi çoklar var. Men-i muhakeme ile haklarında adaletin tecellisini bekliyorlar."