Asa-yı Musa | Birinci Hücceti İmaniye | 99
(99-142)
Birinci Hüccet-i İmaniye

Âyet-ül Kübrâ

Kâinattan Hâlıkını Soran Bir Seyyahın Müşahedatıdır.



(Bu âyet-i muazzama gibi pek çok âyât-ı Kur’âniye; bu kâinat Hâlıkını bildirmek cihetinde, her vakit ve herkesin en çok hayretle bakıp zevk ile mütâla’a ettiği en parlak bir sahife-i tevhid olan semavâtı en başta zikretmelerinden, en başta ona başlamak muvafıktır.)

Evet, bu dünya memleketine ve misafirhânesine gelen herbir misafir, gözünü açıp baktıkça görür ki: Gâyet keremkârane bir ziyafetgâh; ve gâyet san’atkârane bir teşhirgâh; ve gâyet haşmetkârane bir ordugâh ve ta’limgâh ve gâyet hayretkârane ve şevk-engizane bir seyrangâh ve temâşâgâh ve gâyet ma’nidarane ve hikmet-perverane bir mütâla’agâh olan bu güzel misafirhânenin sâhibini ve bu kitab-ı kebirin müellifini ve bu muhteşem memleketin sultanını tanımak ve bilmek için şiddetle merak ederken; en başta göklerin, nur yaldızı ile yazılan güzel yüzü görünür: “Bana bak, aradığını sana bildireceğim!” der. O da, bakar görür ki:

Səs yoxdur