Tarihçe-i Hayat | Birinci Kısım - İlk Hayatı | 146
(30-149)

Hüsn-ü teveccühle, ma’nevî bir duâ ile, o adama bir sevab kazandırırlar. Yalnız, haylaz çocukların ve serseri mülhidlerin ve tek-tük ecnebilerin hoşuna gitmeyecek. Eğer o mübârek camiye ve o muazzam cemâat içine o adam girdiği vakit; süflî, edebsizcesine fuhşa âid şarkıları bağırıp çağırsa, raksedip zıplasa; o vakit haylaz çocukları güldürecek, o serseri ahlâksızları fuhşiyata teşvik ettiği için hoşlarına gidecek; ve İslâmiyetin kusurunu görmekle mütelezziz olan ecnebilerin, istihzakârane tebessümlerini celbedecek. Fakat, umum o muazzam ve mübârek cemâatin bütün efradından bir nazar-ı nefret ve tahkir celbedecektir. Esfel-i safiline sukut derecesinde, nazarlarında alçak görünecektir.

İşte aynen bu misâl gibi, Âlem-i İslâm ve Asya, muazzam bir camidir. Ve içinde ehl-i îman ve ehl-i hakîkat, o camideki muhterem cemâattir. O haylaz çocuklar ise, çocuk akıllı dalkavuklardır. O serseri ahlâksızlar; firenk-meşreb, milliyetsiz, dinsiz heriflerdir. Ecnebi seyirciler ise, ecnebilerin naşir-i efkârı olan gazetecileridir. Her bir müslüman −husûsan ehl-i fazl ve kemâl ise− bu camide, derecesine göre bir mevkii olur, görünür; nazar-ı dikkat ona çevrilir. Eğer İslâmiyetin bir sırr-ı esası olan ihlâs ve Rıza-yı İlâhî cihetinde, Kur’ân-ı Hakîmin ders verdiği ahkâm ve hakâik-ı kudsiyeye dâir harekât ve a’mâl ondan sudur etse, lisan-ı hali, ma’nen Âyat-ı Kur’âniyeyi okusa; o vakit -ma’nen- Âlem-i İslâmın herbir ferdinin vird-i zebanı olan


duâsında dahil olup hissedar olur; ve umumu ile uhuvvetkârane alâkadar olur. Yalnız, hayvanat-ı muzırra nevinden ba’zı ehl-i dalâletin ve sakallı çocuklar hükmündeki ba’zı ahmakların nazarlarında kıymeti görünmez. Eğer o adam, medâr-ı şeref tanıdığı bütün ecdadını ve medâr-ı iftihar bildiği bütün geçmişlerini ve ruhen nokta-i istinâd telâkki ettiği Selef-i Salihînin cadde-i nurânîlerini terkedip; heveskârane, hevaperestane, riyakârane, şöhretperverane, bid’akârane işlerde ve harekâtda bulunsa; ma’nen, bütün ehl-i hakîkat ve ehl-i îmanın nazarında en alçak mevkie düşer.

Səs yoxdur