Tarihçe-i Hayat | İkinci Kısım - Barla Hayatı | 187
(150-214)

Ne vakit bir nefer, bir müşîrin makam-ı içtimâîsine çıkarsa ve milletin o müşîre karşı gösterdikleri hürmet ve teveccühe iştirak ederse ve onun gibi, o teveccüh ve hürmete mazhar olursa veyahut o müşîr, o nefer gibi âdîleşirse ve o neferin sönük vaziyetini alırsa ve o müşîrin vazîfe haricinde hiçbir ehemmiyeti kalmazsa; hem eğer, en zeki ve bir ordunun muzafferiyetine sebebiyet veren bir erkân-ı harb reisi, en aptal bir neferle teveccüh-ü ammede ve hürmet-i muhabbette müsavata girerse o vakit sizin bu müsavat kanununuz hükmünce bana şöyle diyebilirsiniz : “Kendine hoca deme! Hürmeti kabul etme! Faziletini inkâr et! Hizmetçine hizmet et! Dilencilere arkadaş ol!”

Eğer deseniz: Bu hürmet ve makam ve teveccüh, vazîfe başında olduğu vakte mahsustur ve vazîfedarlara hasdır. Sen vazîfesiz bir adamsın, vazîfedarlar gibi milletin hürmetini kabul edemezsin.

Elcevap: Eğer insan yalnız bir cesedden ibaret olsa.. ve insan dünyada lâyemûtâne dâimî kalsa.. ve kabir kapısı kapansa.. ve ölüm öldürülse.. o vakit vazîfe yalnız askerlik ve idare me’murlarına mahsus kalırsa.. sözünüzde dahi bir ma’na olurdu. Fakat mâdem insan yalnız cesedden ibaret değil.. cesedi beslemek için; kalb, dil, akıl, dimağ koparılıp o cesede yedirilmez; onlar imha edilmez onlar da idare ister.

Ve mâdem kabir kapısı kapanmıyor ve mâdem kabrin öbür tarafındaki endişe-i istikbâl her ferdin en mühim mes’elesidir. Elbette milletin itaat ve hürmetine istinâd eden vazîfeler, yalnız milletin hayat-ı dünyeviyesine âid içtimâî ve siyasî ve askerî vazîfelere münhasır değildir. Evet, yolculara seyahat için vesika vermek bir vazîfe olduğu gibi, ebed tarafına giden yolculara da hem vesika, hem o zulümatlı yolda nur vermek öyle bir vazîfedir ki, hiçbir vazîfe o vazîfe kadar ehemmiyetli değildir. Böyle bir vazîfenin inkârı, ölümün inkâriyle ve her gün


dâvâsını, cenazelerinin mührüyle imza edip tasdik eden otuzbin şahidin şehadetini tekzib ve inkâr etmekle olur. Mâdem ma’nevî hâcât-ı zaruriyeye istinâd eden ma’nevî vazîfeler var. Ve o vazîfelerin en mühimmi, ebed yolunda seyahat için pasaport varakası ve berzah zulümatında kalbin ceb feneri ve saadet-i ebediyenin anahtarı olan îmandır ve îmanın ders ve takviyesidir.

Səs yoxdur