Muhakemat | Üçüncü Makale | 137
(90-137)
Yakînin kâşifi olmakla, miftah-ı belâgattır.
Hakîkat olduğu şey’e, menar-ı ihtida odur.
Hakk’ın keşşafı olmakla, belâgatça misâlsizdir.
Belâgatta olan, esrâra bir misbah-ı vehhacdır.
Mesâilden ne şey müşkil olursa onda zâhirdir.
Bütün esdaf-ı elfazda esrâr-ı belâgattır.
Hakk’ın cevher-i âlisiyle elmas-ı hakîkattan,
Şükûke karşı yapılmış olan bir seyf-i katı’dır.
Müzehheb basamaklı şu semavât-ı kemâlâta,
Urûc etmek için hakkıyla bir nurânî mirkattır.
Ses Yok