Tarihçe-i Hayat | Beşinci Kısım - Denizli Hayatı | 422
(399-452)

Şimdi başımıza gelen bu musîbeti bir cihette hiçe indirdi ve Ispartaya mevkûfen beşinci nefyimi, o kalbî duâmın kabul olmasına delil eyledi.


Birinci Emâre: (Şeddeler sayılır) Hesab-ı ebcedî ile bin üç yüz altmış iki, bu senenin Arabî aynı tarihine tevâfuk edip, ma’nasiyle der: “Sabreyle! Başına gelen kaza-yı Rabbâniyeye teslim ol! Sen inâyet gözü altındasın, merak etme! Gecelerde tesbihat ve tahmidata devam eyle!”

Tahlil: Üç ( ), altı yüz (600); dört ( ), iki yüz (200); bir ( ) bir ( ), yüz (100); bir ( ), bir ( ), bir ( ), iki yüz on (210); dört ( ), bir ( ), yüz elli (150); üç ( ), bir (), bir () , kırk (40); bir (), dokuz ( ), bir ( ), bir ( ), dört ( ), altmış iki (62) eder. Yekûnü bin üç yüz altmış iki (1362) ederek, bu senenin aynı tarihine ve başımıza gelen musîbetin aynı dakikasına tamı tamına tevâfuku, kuvvetli bir emâredir.

.......................................

Üçüncü emârenin beyânına şimdilik lüzum olmadığından yazdırılmadı.

SAİD NURSÎ


* * *

Bu hâdise te’siriyle ben, kendimi ma’sûm kardeşlerime rıza-yı kalb ile fedâ etmeye kat’i azm ve cezmettiğim ve çâresini fikren aradığım vakitte Celcelûtiyeyi okudum. Birden hatıra geldi ki: İmâm-ı Ali (R.A.), “Yâ Rab! Eman ver.” diye duâ etmiş. İnşâallah o duânın sırriyle selâmete çıkarsınız. Evet Hazret-i Ali Radiyallahu Anh, Kaside-i Celelûtiyede iki sûretle, Risâle-i Nur’dan haber verdiği gibi, “Âyetül-Kübrâ Risâlesi”ne işâreten


der.

Səs yoxdur