Tarihçe-i Hayat | Beşinci Kısım - Denizli Hayatı | 449
(399-452)

aynen öyle de: Semavât ve arzın Hâlik-ı Zülcelâlinin bir saat-ı ekberi olan bu dünyanın saniyelerini sayan günler ve dakikalarını hesab eden seneler ve saatlerini gösteren asırlar ve günlerini bildiren devirler birbirine benzer ve birbirini isbat eder. Ve bu gecenin sabahı ve bu kışın baharı kat’iyetinde, fâni dünyanın karanlıklı kışının bâki bir baharı ve sermedî bir sabahı geleceğini hadsiz emârelerle haber verir diye Hafîz ismi ile



isimleri, Hâlikımızdan sorduğumuz haşir mes’elesine mezkûr hakîkatle cevap veriyorlar.

Hem, mâdem gözümüzle görüyoruz ve aklımızla anlıyoruz ki: İnsan; şu kâinat ağacının en son ve en cem’iyetli meyvesi; ve hakîkat-ı Muhammediye (Aleyhissalâtü Vesselâm) cihetiyle çekirdek-i aslîsi; ve kâinat Kur’ânının âyet-i kübrâsı; ve ism-i âzamı taşıyan âyetül-kürsîsi; ve kâinat sarayının en mükerrem misafiri; ve o saraydaki sâir sekenelerde tasarrufa me’zun en faal me’muru; ve kâinat şehrinin zemin mahallesinin bahçesinde ve tarlasında vâridat ve sarfiyata ve zer’ edilmesine (ekilmesine) nezârete me’mur ve yüzer fenlerle ve binler san’atlarla techiz edilmiş en gürültülü ve en mes’uliyetli nâzırı ve kâinat ülkesinin arz memleketinde Pâdişâh-ı Ezel ve Ebedin gâyet dikkat altında bir müfettişi; ve bir nevi halife-i arzı; ve cüz’î küllî bütün harekâtı kaydedilen bir mutasarrıfı; ve semâvat, arz ve cibalin kaldırmasından çekindikleri emanet-i kübrâyı omuzuna alan ve önüne iki acib yol açılan.. birinci yolda zîhayatın en bedbahtı ve ikinci yolda en bahtiyarı; ve çok geniş bir ubûdiyetle mükellef bir abd-i küllî; ve kâinat sultanının ism-i âzamına mazhar ve bütün esmâsına en câmi’ bir âyinesi; ve hitâbat-ı sübhâniyesine ve konuşmalarına en anlayışlı bir muhatab-ı hassı; ve kâinatın zîhayatları içinde en ziyâde ihtiyaçlısı, ve hadsiz fakriyle ve aczi ile beraber hadsiz maksatları ve arzuları ve nihayetsiz düşmanları ve onu inciten zararlı şeyleri bulunan bir biçâre zîhayatı; ve isti’dâtça en zengini ve lezzet-i hayat cihetinde en müteellimi.. ve lezzetleri dehşetli elemlerle âlûde, ve bekaya en ziyâde müştak ve muhtaç ve en çok lâyık ve müstehak, ve devamı ve saadet-i ebediyeyi hadsiz duâlarla istiyen ve yalvaran, ve bütün dünya lezzetleri ona verilse onun bekaya karşı arzusunu tatmin etmeyen,

Səs yoxdur