Meyve Risalesi | Sekizinci Mesele | 81
(60-88)

güzellik çirkinlik, hidâyetdalâlet birbirine karşı gelmesi ve içine girmesi, pek büyük bir hikmet içindir. Çünki, şer olmazsa, hayır bilinmez. Elem olmazsa, lezzet anlaşılmaz. Zulmetsiz ziya, ehemmiyeti olmaz. Soğukla, hararetin dereceleri tahakkuk eder. Çirkinlik ile, hüsnün tek bir hakikatı, bin hakikat ve binler çeşit hüsn mertebeleri vücud bulur. Cehennemsiz Cennet’in pekçok lezzetleri gizli kalır. Bunlara kıyasen herşey, bir cihette zıddıyla bilinebilir. Ve bir tek hakikatı, sünbül verip çok hakikatlar olur.

Mâdem bu karışık mevcudat dâr-ı fâniden dâr-ı bekaya akıp gidiyor; elbette nasılki, hayır, lezzet, ışık, güzellik, îman gibi şeyler Cennet’e akar. Öyle de şer, elem, karanlık, çirkinlik, küfür gibi zararlı maddeler Cehennem’e yağar, ve bu mütemadiyen çalkanan kâinatın selleri o iki havuza girer, durur. Kerâmetli "Yirmidokuzuncu Söz"ün âhirindeki remizli nüktelerine havale ederek kısa kesiyoruz.

Ey bu Medrese-i Yûsufiyede benim ders arkadaşlarım! Bu dehşetli haps-i ebedîden kurtulmanın kolayı, çâresi, bu dünyevî hapsimizden istifade ederek elimiz mecburiyetle yetişmeyen çok günahlardan kurtulduğumuzla beraber,

Ses Yok