Konferans | Konferans | 37
(1-57)
SAİD NUR’A
Gına bulduk, büyük servet
Gınasından Said Nur’un.
Şifa bulduk, yeter devlet
Devasından Said Nur’un.
Tarîkında zaferyâbız
Şiarıyla şerefyâbız
Şükür Hakk’a feyizyâbız
Duasından Said Nur’un.
Medarında nümudarız
Huzurundan haberdarız
Hübubiyle havadarız
Sabasından Said Nur’un.
Çıkan yoktur zılalinden
Kaçan yoktur cemalinden
Misal aldık hısalinden
Edasından Said Nur’un.
Dürûsuyla muallâyız
Salahiyle müzekkâyız
Musaffayız, murebbayız
Gıdasından Said Nur’un!
Zuhuruyla belâğ gördük
Şuuruyla çerağ gördük
Füyuzuyla şua’ gördük
Ziyasından Said Nur’un.
Şerif oldu şerafette
Delil oldu delalette
Biz aldık nur hidayette
Hüdasından Said Nur’un.
Bed olduk biz ve nîk olduk
Saadette şerik olduk
Emir olduk, melik olduk
Hümasından Said Nur’un.
Resulden tam hısal almış
Velilerden mecal almış
Eâli hep makal almış
Nidasından Said Nur’un.
Süleymandan, selim anlar
Ganemden de halîm anlar
Fehîm anlar, alîm anlar
Nevasından Said Nur’un.
Ne mizan var, ne de ölçek
Hakikattır bu söz gerçek
Zekâ-ender olan yüksek
Dehasından Said Nur’un.
Kelâm almak, nizam almak
Tamamıyla meram almak
Ne mümkündür makam almak
Sivasından Said Nur’un.
Ne kuvvetli o temyizi
Ne hoş tab’ı dil-âvizi
Uzaklaşmaz tilamizi
Fezasından Said Nur’un.
Gören lâzım, o çağrılmak
Selâmlanmak ve kayrılmak
Kimin haddi hiç ayrılmak
Gazâsından Said Nur’un.
Onun hasmı değil mâric
Onun dostu olur âric
Derim olmaz kalan hariç
Livasından Said Nur’un.
Ne nimettir nur olmakta
Ne rahmettir hür olmakta
Elîmdir pek dûr olmakta
Likasından Said Nur’un.
Vuzuh bulmak, hafâ bulmak
Gelir ondan vefa bulmak
Müyesserdir safa bulmak
Bekasından Said Nur’un.
Gına bulduk, büyük servet
Gınasından Said Nur’un.
Şifa bulduk, yeter devlet
Devasından Said Nur’un.
Tarîkında zaferyâbız
Şiarıyla şerefyâbız
Şükür Hakk’a feyizyâbız
Duasından Said Nur’un.
Medarında nümudarız
Huzurundan haberdarız
Hübubiyle havadarız
Sabasından Said Nur’un.
Çıkan yoktur zılalinden
Kaçan yoktur cemalinden
Misal aldık hısalinden
Edasından Said Nur’un.
Dürûsuyla muallâyız
Salahiyle müzekkâyız
Musaffayız, murebbayız
Gıdasından Said Nur’un!
Zuhuruyla belâğ gördük
Şuuruyla çerağ gördük
Füyuzuyla şua’ gördük
Ziyasından Said Nur’un.
Şerif oldu şerafette
Delil oldu delalette
Biz aldık nur hidayette
Hüdasından Said Nur’un.
Bed olduk biz ve nîk olduk
Saadette şerik olduk
Emir olduk, melik olduk
Hümasından Said Nur’un.
Resulden tam hısal almış
Velilerden mecal almış
Eâli hep makal almış
Nidasından Said Nur’un.
Süleymandan, selim anlar
Ganemden de halîm anlar
Fehîm anlar, alîm anlar
Nevasından Said Nur’un.
Ne mizan var, ne de ölçek
Hakikattır bu söz gerçek
Zekâ-ender olan yüksek
Dehasından Said Nur’un.
Kelâm almak, nizam almak
Tamamıyla meram almak
Ne mümkündür makam almak
Sivasından Said Nur’un.
Ne kuvvetli o temyizi
Ne hoş tab’ı dil-âvizi
Uzaklaşmaz tilamizi
Fezasından Said Nur’un.
Gören lâzım, o çağrılmak
Selâmlanmak ve kayrılmak
Kimin haddi hiç ayrılmak
Gazâsından Said Nur’un.
Onun hasmı değil mâric
Onun dostu olur âric
Derim olmaz kalan hariç
Livasından Said Nur’un.
Ne nimettir nur olmakta
Ne rahmettir hür olmakta
Elîmdir pek dûr olmakta
Likasından Said Nur’un.
Vuzuh bulmak, hafâ bulmak
Gelir ondan vefa bulmak
Müyesserdir safa bulmak
Bekasından Said Nur’un.
Ses Yok