Kudsi Kaynaklar | Kudsi Kaynaklar | 211
(1-445)
126- «Ehl-i Cennet'in ruhları Berzah âleminde yeşil kuşların cevflerinde olacağı...» ve « hadîsi... »
Risalede yeri: Sözler sh: 177 ve 505 ve daha sair risalelerde varsa...
Me'hazler: Sahih-i Müslim 3/1502; Ez-Zühd - İbn-ül Mübarek 1/150; Şerh-üs Sünne 1/364 ve 365; Cem'-ül Fevaid 1/9-10, 2/101; Müsned-ül Firdevs 1/238; İhya-u Ulûm-id Din 1/302; Mişkât-ül Masabih 1/507, hadîs no: 1631 ve 3084; El-Feth-ül Kebir 1/174 ve 290, 3/31; Mu'cem-üt Taberanî El-Kebir 19/119-124, 25/272
Zabıt şekli: Sahih-i Müslim'in hadîsi:
İbn-ül Mübarek'in hadîsi:
Meâli: "Şehidlerin ruhları yeşil kuşların cevfinde olacaklar." İbn-i Mübürek'in hadîsi ise: "Mü'minlerin ruhları sığırcık kuşları gibi kuşların içlerinde olup, birbirleriyle muârefe içinde olaraka Cennet'in meyvelerinden rızıklarınırlar."
127- Ruhun cesed-i misalîsi mes'elesi...
Risale-i Nur'da bulunduğu şekliyle: «Ruhun libası bir derece sâbit ve letafetçe ruha münasib bir gılaf-ı latifi ve bir beden-i misalîsi vardır.»
Risalede yeri: Sözler sh: 518 (Yirmidokuzuncu Söz'ün İkinci Maksadı) ve daha sair risalelerde bulunabilen aynı husus...
Me'haz: Cevheret-ül Tevhid - İmam-ı Bacurî sh: 358
Zabıt şekli:
Meâli: İmam-ı Mâlik mezhebinde ve ondan rivayet edilen şudur: "Ruhun cesede benzer latif ve şeffaf bir gılafı vardır. Sened istiyorsan, işte şu kat'î nass, sana kâfidir."
128- «Her adamın alnında rızkı yazılı olduğu.. ve rızkının üstünde ismi yazılı olduğu...»
Risalede yeri. Sözler sh: 524 ve sair Risalelerde varsa...
Me'hazler: Müsned-i Ahmed 1/414, 2/292, 3/117, 118 ve 297, 6/77, 246 ve 259; Müsned-ül Firdevs 2/26; Müşkil-ül Âsâr - Tahavî 3/93; Nevadir-ül Usûl - Hâkim-i Tirmizî sh: 221; El-Feth-ül Kebir 2/217, 3/39; Şuab-ül İman - Beyhakî 3/389; Müsned-ül Bezzar 2/82 hadîs no: 1254; Mevarid-üz Zam'an - İbn-i Hibban hadîs no: 1087; Hilyet-ül Evliya 6/86; Mecma-uz Zevaid 4/72; Mu'cem-üt Taberanî El-Kebir 6/49; El-Kâmil Fid-Duafa' - İbn-i Ady 6/2045; Tefsir-i Ruh-ul Beyan - Burusevî 4/206
Zabıt şekli: (Not: Verilen me'hazlerde, Risale-i Nur'daki mânayı ifade eden ayrı ayrı hadîsler vardır. Bunlardan nümune için bir-ikisini kaydediyoruz:)
El-Feth-ül Kebir hadîsi: Başka bir hadîsi: Yahut:
Meâli: Herbir kulun mukadderat programı olan manevî defteri, onun boynunda asılıdır. Eğer Âdemoğlu kendi rızkından, ölümden kaçar gibi kaçarsa da, yine onun rızkı, ölüm onu bulduğu gibi, bulacaktır. Kulun rızkı onu arar, onun eceli onu aradığı gibi.
Ve keza:
Bunun meâli: Yeryüzünde hiçbir nebat, ağaçlarda hiçbir meyve yoktur ki, üstünde: "Bismillahirrahmanirrahim, şu filan oğlu filanın rızkıdır" yazılı bulunmuş olmasın.
129- Acb-üz zeneb mes'elesi, yani hadîslerdeki ifadeler...
Risalede yeri: Sözler sh: 524 ve 614 ve daha sair Nur Risalelerinde varsa...
Me'hazler: Türkçe Terceme Buharî hadîs no: 1732; Sahih-i Müslim 4/2271 ve 2274; Türkçe Terceme Müslim 8/507, hadîs no: 141, 142 ve 143; Ebu Davud Sünnet 22; Nesaî, Cenazeler 111; Muvatta' sh: 49; Müsned-i Ahmed 3/28; Sahih-i İbn-i Hibban 5/55; Müstedrek-ül Hâkim 4/60; Şerh-üs Sünne 15/122; Cem'-ül Fevaid 2/746; Mişkât-ül Masabih hadîs no: 5521; Garib-ül Hadîs - Birgevî sh: 52; Müşkil-ül Âsâr - Tahavî 3/97; Cevheret-üt Tevhid - Bacurî sh: 355, Mu'cem-üt Taberanî El-Evsat 1/787; Şuab-ül İman Beyhakî 2/205
Zabıt şekli: Sahih-i Müslim'in hadîsi:
Meâli: "İnsandan hiçbir yeri kalmaz, hep çürür, ancak tek bir kemik vardır, o çürümez, o da acb-üz zenebdir; yani kuyruk sokumunda bir küçük kemik parçasıdır."
130- İnsanın enesinin bilinmesiyle künûz-u mahfiye olan Esma-i İlahiye'nin anahtarı ve kâinat tılsım-ı muğlakı dahi anahtarı olarak... O ene, mahiyetinin bilinmesiyle o garib muamma, o acib tılsım olan ene açılır.. ve kâinat tılsımını ve âlem-i vücubun künûzuna dahi açar... Yani hadîsinin mânası...
Risalede yeri: Sözler sh: 535; El-Mesneviy-ül Arabî sh: 322; Tercüme Mesnevî (Abdülmecid) sh: 200; Tercüme Mesnevî (Abdülkadir) sh:401
Me'hazler: (Not: Bu hadîsin senedi mes'elesinde bazı muhaddisler ona "Hadîs değilse de, fakat sâbit hakikatlerdendir ve İmam-ı Yahya bin Muaz Er-Razî'nin hikmetli sözlerindendir" demişler. Buna karşılık diğer bazı muhaddisler ise, senedi kuvvetli olmasa da, hattâ bir aslı, yani senedi olmasa da sahih hadîstir, demişler.)
El-Havî Lil-Fetavî - Suyutî 2/ 451, başlıklı bir risale bu mevzuda te'lif etmiştir. Bu risalede Suyutî Hazretleri başlıklı bir risale bu mevzuda te'lif etmiştir. Bu risalede Suyutî Hazretleri uzun tahliller yapmış, en sonunda bir şiir ile bunun bir hadîs olduğuna işaret etmiş ve "Bu hadîs, gâmız hakikatlerdendir." diye hüküm vermiştir.
Diğer me'hazler: Ed-Dürer-ül Müntesire - Suyutî sh: 152; Marifetname- İbrahim Hakkı sh: 222; Nurul Ebsar sh: 91 (İmam-ı Ali'nin bir sözü olabileceğini kaydetmiş); Mektubat İmam-ı Rabbanî 1/153; Resâil-i İbn-ül Arabî Ki tab-ül Celâle sh: 7; Edebü-d Dünya Ve-d Din - Maverdî sh: 103 (Bu eserde hadîs diye geçmektedir ve "Hazret-i Âişe Peygamber'e sormuş: Yani: "İnsan Rabbisini ne zaman tanır?" Peygamber ferman etmiş: "Nefsini tanıdığı zaman."); Nevadir-ül Usûl Hâkim-i Tirmizî sh: 91; İhya-u Ulûm-id Din 3/382
Ses Yok