Sikke-i Tasdik-i Gaybi | Birinci Şua,Sekizinci Şua,Sekizinci Lema | 59
(1-68)
        Yolumuz, bu Nur’un bu nurlu yolu
        Olduk hepimiz o Nur’un bir kulu
        Nur yolunda yürüyen hem ne mutlu
        Ey nümune-i rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Nurs’un nur çıkan nurlu dağında
        Bülbül öter bahçesinde bağında
        Tozu olsak onun pâk ayağında
        Ey rahmet-i âlem cilvesi Risalet-ün Nur
        Derdlere dermansın, mahbub-u cansın
        Hem câmi’-ül esma vel-Kur’ansın
        Hem de Nur-u Hak’tan bize ihsansın
        Ey bir rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Bu âlemde madde değil, bir özsün
        Her zerreden bakan bütün bir gözsün
        Kâinatı hayran eden bütün bir yüzsün
        Ey misal-i rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Aslı evvelisin balın, şekerin
        Deryasısın cümle ilmin, hünerin
        Gelmedi cihana böyle eser benzerin
        Ey mir’at-ı rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Sen, aylardan, güneşlerden üstünsün
        Nihayetsiz, sonu gelmez bütünsün
        Nur cemalin bütün bütün görünsün
        Ey mazhar-ı rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Boyun büküp acı acı melerdik
        Gözyaşını kanlar ile silerdik
        Görsek diye seni Hak’tan dilerdik
        Ey bir temsil-i rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Çünki sensin bu asırda Rahmetenlilâlemîn’in cilvesi
        Çünki sensin şimdi Şefî-ül Müznibîn’in vârisi
        Agisna ya Gıyas-el Müstagîsîn, bir duası
        Ey şu’le-i rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Şifa bulsun şimdi biraz yaramız
        Revaç bulsun geçmez olan paramız
        Saç nurunu, aka dönsün karamız
        Ey ziya-i rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Cürmümüzle külhan gibi pürnârız
        Derd elinden hem her gün zâr u zârız
        Afvet bizi madem sana hep yârız
        Ey nur-u rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Meylimiz yok yalancı bir dünyaya
        Son verdik biz bid’alara, riyaya
        Kapılmayız öyle kuru hülyaya
        Ey bir hakikat-ı rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Yok bizde cem’iyet kurma hülyası
        Yok başka bir yola gitme sevdası
        Olduk ancak Nur’un derdli şeydası
        Ey derdlilere rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Yollarda bıraktık geçtik dervişi
        Attık gönüllerden öyle teşvişi
        Kâfi bu parlayan nurun güneşi
        Ey ma’kes-i rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Geçmişiz hep medihlerden senadan
        Yüz çevirdik servetlerden gınadan
        Nur isteriz, geçmeden bu fenadan
        Ey bu asırda rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Nur elinden içeli biz şarabı
        Çevirmişiz tatlılığa azabı
        Bir mahbubun biz de olduk türabı
        Ey bize rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Âşıkların arşa çıkan feryadı
        Ağlatıyor o pâk ruhlu ecdadı
        Allah için eyle bize imdadı
        Ey muhtaçlara rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Gökler saldı bela, yer verdi bela
        Sarstı âfâkı bir acı vaveylâ
        Rahmet et âleme ey Nur-u Mevlâ
        Ey cilve-i rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Bir yanda sel var, bir yanda kan akar
        Bu bela ateşi âlemi yakar
        Ağlayan bu beşer hep sana bakar
        Ey nümune-i rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Çevrildi ateşle bu koca dünya
        Bir Cehennem gibi kaynadı derya
        Yetiş imdada ey şah-ı evliya
        Ey bu zamanda rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Her yangını senin nurun söndürür
        Her bir yeri bir gülşene senin nurun döndürür
        Deccal’ı da bir gün gelir elbette öldürür
        Ey nur-u rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Zındıkaya, küfre karşı saldırdın
        Gönüllerden kederleri kaldırdın
        Bizi nurun deryasına daldırdın
        Ey bîçarelere rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Kaldıramaz sana aslâ kimse el
        Bağlıyoruz bizler sana candan bel
        Dünyalara sensin ümid ve emel
        Ey ziya-i rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Sen ordu kurmazsın erle, uşakla
        Savaşmazsın öyle topla, bıçakla
        Nurunla şu asrı tutup kucakla
        Ey şimdi rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
        Bitsin de bu korkunç tufan-ı şedid
        Açılsın yepyeni bir devr-i mes’ud
        Onsekiz bin âlem eylesin hep îd
        Ey ehl-i Kur’ana rahmet-i âlem Risalet-ün Nur
Dinle
-