Tarihçe-i Hayat | Birinci Kısım - İlk Hayatı | 43
(30-149)

O sırada Molla Said, Mustafa Paşa’yı zulmünden dolayı çok tahkir eder.

Paşa bu tahkire tahammül edemiyerek, öldürmek için üzerine hücum eder; fakat Mîran ağaları zabtederler. Nihayet Mustafa Paşa’nın oğlu Abdülkerim Molla Said’e yaklaşarak:

− Onun akidesi yanlıştır; rica ederim, şimdilik buradan başka yere teşrif ediniz, der.

Abdülkerim’in sözünü kırmaz, yalnız olarak, bedevilerin meskeni olan Biro Çölüne doğru hareket eder. Yolda bedevî eşkiyalarına tesadüf eder. Bedevilerin silâhları mızrak ve Molla Said’in silâhı mavzer olduğundan, eşkiyalara doğru kurşun atmaya başlar, eşkiyalar çekilirler. Yoluna devam ederken ikinci çeteye tesadüf eder. Bu def’a eşkiyalar çok olduğundan etrafını çevirirler. Kendisini öldürecekleri sırada içlerinden birisi tanıyarak:

− Ben bunu Mîran aşiretinin içinde gördüm. Bu meşhur bir adamdır deyince, derhal bedeviler çekilerek kusurlarının af buyrulmasını dilerler. Ve korkulu olan yerlerde kendilerine muhafızlık yapmak istemişlerse de Molla Said reddedip, yalnız olarak yoluna devam eder. Birkaç gün sonra Mardin’e gelir. Mardin ulemâsı muarazaya kalkışırlarsa da muvaffak olamazlar, evlâtları yaşında olan genç Saidde harika bir şekildeki ilmî kudreti görünce kendilerine üstad kabul ederler.

Bu esnada, Mardin’e gelen iki talebeye tesadüf etti. Bunlardan birisi, Cemâleddin-i Efganîy’e mensub olup; diğeri, tarikat-ı Sünûsiyeden idi. Bunlar vasıtasiyle hem Cemâleddin-i Efganînin mesleğine, hem de tarik-i Sünûsîye aşinalık peyda etti.

Molla Said çok genç yaşta iken siyasî hayata atılır, vatan ve millete hizmete başlar. İlk hayat-ı siyasiyesi Mardin’de başlamıştır. Bunun üzerine bir mutasarrıfın pençe-i kahriyle, elleri bağlı, muhafız nezaretinde Bitlis’e nefyedildi. Jandarmalarla yolda giderken namaz vakti gelir. Namaz kılmak için, kayıdların açılmasını jandarmalara ihtar eder. Jandarmalar kabul etmeyince, demir kayıdları bir mendil gibi açarak önlerine atar, jandarmalar, bu hali kerâmet addedip hayretler içinde kalırlar. Teslimiyetle, rica ve istirham ile:

Səs yoxdur