Kudsi Kaynaklar | Kudsi Kaynaklar | 192
(1-445)
Zabıt şekli: Tefsir-i Ruh-ul Beyan'daki hadîs Meâli: "Hz.Peygamber'den gelen bir hadîs-i şerifte ferman buyurmuş ki: Ben Mi'rac gecesinde, Sidretül Münteha yanında bir melek gördüm. O uzunluk ve genişlikte hiç melek görmemiştim. Onun uzunluğu bir milyon sene ve yetmiş bin başı vardı. Herbir başta yetmiş bin vechi, herbir vecihte yetmiş bin lisanı vardı. ilh..."
Bu bölümde verilmiş sair me'haz kitaplardaki hadîsler ise, Hamele-i Arş ve Semavat meleklerinin acib büyüklük, cesamet, hizmet, vazife vesairesi hakkındadırlar.
34- «Seyyarattan tâ yağmur kataratına kadar herşey melâikelerin birer bineği olduğu...»
Risalede yeri: Sözler sh: 177 ve daha Risale-i Nur'un birkaç yerinde...
Me'hazler: İhya-u Ulûm-id Din 4/121 El-Hâfız Zeyneddin El-Irakî bu babda, Gazalî'nin hadîslerini te'kinden bir çok sahih hadîsler nakletmektedir. Keza Müsned-ül Firdevs 2/190; Kenz-ül Ummal 6/142 hadîs no: 15175; El-İman-u Bil-Melâike sh: 220 Zabıt şekli:
ve ... İbn-i Ömer'den nakledilmiştir. Ayrıca aynı hadîs Müsned-ül Firdevs'te de vardır.
Meâli: "Cenab-ı Allah melâikeleri Nur'dan halk buyurdu. Onlardan bazı melâikeler vardır ki, sinekten dahi küçüktürler."
İkinci hadîsin meâli: "Hem Cenab-ı Hak melâikeleri halk ettikten sonra, onlara emreder: "Olunuz!.." Birden bin ve ikibin aynı anda halk olunurlar."
35- «Cin ve şeytanlar melâikelerden kulak hırsızlığı yapmağa çalıştıkları.»
Risalede yeri: Sözler sh: 180 (Onbeşinci Söz, Beşinci Basamak); Lem'alar sh: 280 (Yirmisekizinci Lem'anın Yirmisekizinci Nüktesi) ve daha başka yerler...
Me'hazler: Not: Bu hakikat Kur'anın sarih âyetleriyle açıklanmaktadır. Meselâ:
gibi âyetler.
Hadîs Me'hazleri: Sahih-i Buharî 4/135 ve 152, 9/172; Sahih-i Müslim 4/1750; Sahih-i İbn-i Hibban 7/645; El-Feth-ül Kebir 1/449; Delâil-in Nübüvve - Ebu Nuaym 1/226 ve daha bir çok me'hazler için Miftah-u Künûz-is Sünne sh: 119
Zabıt şekli:
Buharî'nin birinci hadîsidir.
Meâli: Hazret-i Aişe (R.A.) demiş: "Resulullah (A.S.M.) buyurdular ki: Melâikeler gökten bulutların içine kadar inerler. Burada, birbirleriyle semavatta icra edilen işleri müzâkere ederler. Bu arada onları uzaktan dinleyen şeytanlar kulak hırsızlığını yaparak sözlerini duyarlar. Sonra bu şeytanlar yere inip kendi kâhinlerine üfletler. Kâhinlere ilka ettikleri bu sözlerinde bir doğruya yüz yalanı kendilerinden katarlar."
36- «Hazret-i Musa (A.S.) demiş:
Risalede yeri: Sözler sh: 185; Mektubat sh: 311
Me'hazler: Tefsir İbn-i Kesir 1/505; Tefsir Ed-Dürr-ül Mensûr - Suyutî 3/115; Mu'cem-üt Taberanî El-Evsat 1/991 ve hakeza birçok tefsir ve hadîslerde...
İbn-i Kesir, Sûre-i En'am'daki âyetinin tefsirinde; Suyutî Hazretleri ise, Sûre-i A'raftaki ... âyetin tefsirinde, Câbir (R.A.)'nın bir hadîs-i şerifiyle hâdiseyi şöyle izah ederler:
Hazret-i Musa (A.S.) Benî- İsrail'i Fir'avnun şerrinden kurtarıp, hep beraber selâmete çıktıktan sonra, Tur-i Sina'ya münacât için çıktığı vakit ve taleb-i rü'yet hâdisesi hengâmında, gelen hitab-ı İlahî ve tekellüm-ü Sübhanî çok bambaşka bir tarzda sudûr ettiği için, Hazret-i Musa (A.S.) sormuş: "Ya Rabb" Benimle konuştuğun kelâmın hep böyle midir?" Cenab-ı Hak ferman buyurmuş: "Seninle konuştuğum kelâm, ancak bin lisan kuvvetindendir. Halbuki bütün lisanların mecmuunun kuvveti, kelâmında mevcuttur."
İşte Hazret-i Musa (A.S.) bu Sübhanî kelâmın ancak bir kaç kelimesini duymaya tahammül edebilmiştir.
37- «Cebrail (A.S.) bir anda hem huzur-u Nebevîde, hem huzur-u İlahîde, hem bin yıldızda bulunduğu...»
Risalede yeri: Sözler sh: 194 ve 502; Osmanlıca Mektubat sh: 91, 553; Şuâlar sh: 121
Me'hazler: (Not: Bu hüküm ve dava, bir tek hadîs-i şerifin ifadesi değildir. Fakat Cebrail ve melekler hakkında vürûd eden birçok hadîslerin müşterek mânalarının neticesidir. Ona göre me'hazler vereceğiz.)
Sahih-i Buharî 1/140; Sahih-i Müslim 1/190; El-Lü'lü' Vel Mercan 1/2; Tenvir-ül Havalik - Suyutî sh: 15-16 aynı zamanda âlem-i misal hâdisatı mes'elesi de izah edilmiştir; El-Musannef - İbn-i Ebi Şeybe 2/282; yine Buharî 2/250; Müslim 1/159; Müstedrek-ül Hâkim 4/7; Cem'-ül Fevaid 1/562; Feth-ül Kebir 2/127; İhya-u Ulûm-id Din 1/114; Râmuz-ül Ehadîs sh: 160
Bütün bu me'hazlar bilhassa Cebrail (A.S.) ile ilgilidir. Herbir hadîs ayrı tarzda ifade ve beyan eder. Kimisi Cebrail'in (A.S.) bir Dıhye (R.A.) sûretinde Peygamber'in yanında görüldüğünü, kimisi de vahyin telâkki keyfiyetini ve saireyi beyan ederler. Bütün bunların içinde Hazret-i Üstad'ın verdiği hükmü çıkarmak mümkündür.
Bu bölümde verilmiş sair me'haz kitaplardaki hadîsler ise, Hamele-i Arş ve Semavat meleklerinin acib büyüklük, cesamet, hizmet, vazife vesairesi hakkındadırlar.
34- «Seyyarattan tâ yağmur kataratına kadar herşey melâikelerin birer bineği olduğu...»
Risalede yeri: Sözler sh: 177 ve daha Risale-i Nur'un birkaç yerinde...
Me'hazler: İhya-u Ulûm-id Din 4/121 El-Hâfız Zeyneddin El-Irakî bu babda, Gazalî'nin hadîslerini te'kinden bir çok sahih hadîsler nakletmektedir. Keza Müsned-ül Firdevs 2/190; Kenz-ül Ummal 6/142 hadîs no: 15175; El-İman-u Bil-Melâike sh: 220 Zabıt şekli:
ve ... İbn-i Ömer'den nakledilmiştir. Ayrıca aynı hadîs Müsned-ül Firdevs'te de vardır.
Meâli: "Cenab-ı Allah melâikeleri Nur'dan halk buyurdu. Onlardan bazı melâikeler vardır ki, sinekten dahi küçüktürler."
İkinci hadîsin meâli: "Hem Cenab-ı Hak melâikeleri halk ettikten sonra, onlara emreder: "Olunuz!.." Birden bin ve ikibin aynı anda halk olunurlar."
35- «Cin ve şeytanlar melâikelerden kulak hırsızlığı yapmağa çalıştıkları.»
Risalede yeri: Sözler sh: 180 (Onbeşinci Söz, Beşinci Basamak); Lem'alar sh: 280 (Yirmisekizinci Lem'anın Yirmisekizinci Nüktesi) ve daha başka yerler...
Me'hazler: Not: Bu hakikat Kur'anın sarih âyetleriyle açıklanmaktadır. Meselâ:
gibi âyetler.
Hadîs Me'hazleri: Sahih-i Buharî 4/135 ve 152, 9/172; Sahih-i Müslim 4/1750; Sahih-i İbn-i Hibban 7/645; El-Feth-ül Kebir 1/449; Delâil-in Nübüvve - Ebu Nuaym 1/226 ve daha bir çok me'hazler için Miftah-u Künûz-is Sünne sh: 119
Zabıt şekli:
Buharî'nin birinci hadîsidir.
Meâli: Hazret-i Aişe (R.A.) demiş: "Resulullah (A.S.M.) buyurdular ki: Melâikeler gökten bulutların içine kadar inerler. Burada, birbirleriyle semavatta icra edilen işleri müzâkere ederler. Bu arada onları uzaktan dinleyen şeytanlar kulak hırsızlığını yaparak sözlerini duyarlar. Sonra bu şeytanlar yere inip kendi kâhinlerine üfletler. Kâhinlere ilka ettikleri bu sözlerinde bir doğruya yüz yalanı kendilerinden katarlar."
36- «Hazret-i Musa (A.S.) demiş:
Risalede yeri: Sözler sh: 185; Mektubat sh: 311
Me'hazler: Tefsir İbn-i Kesir 1/505; Tefsir Ed-Dürr-ül Mensûr - Suyutî 3/115; Mu'cem-üt Taberanî El-Evsat 1/991 ve hakeza birçok tefsir ve hadîslerde...
İbn-i Kesir, Sûre-i En'am'daki âyetinin tefsirinde; Suyutî Hazretleri ise, Sûre-i A'raftaki ... âyetin tefsirinde, Câbir (R.A.)'nın bir hadîs-i şerifiyle hâdiseyi şöyle izah ederler:
Hazret-i Musa (A.S.) Benî- İsrail'i Fir'avnun şerrinden kurtarıp, hep beraber selâmete çıktıktan sonra, Tur-i Sina'ya münacât için çıktığı vakit ve taleb-i rü'yet hâdisesi hengâmında, gelen hitab-ı İlahî ve tekellüm-ü Sübhanî çok bambaşka bir tarzda sudûr ettiği için, Hazret-i Musa (A.S.) sormuş: "Ya Rabb" Benimle konuştuğun kelâmın hep böyle midir?" Cenab-ı Hak ferman buyurmuş: "Seninle konuştuğum kelâm, ancak bin lisan kuvvetindendir. Halbuki bütün lisanların mecmuunun kuvveti, kelâmında mevcuttur."
İşte Hazret-i Musa (A.S.) bu Sübhanî kelâmın ancak bir kaç kelimesini duymaya tahammül edebilmiştir.
37- «Cebrail (A.S.) bir anda hem huzur-u Nebevîde, hem huzur-u İlahîde, hem bin yıldızda bulunduğu...»
Risalede yeri: Sözler sh: 194 ve 502; Osmanlıca Mektubat sh: 91, 553; Şuâlar sh: 121
Me'hazler: (Not: Bu hüküm ve dava, bir tek hadîs-i şerifin ifadesi değildir. Fakat Cebrail ve melekler hakkında vürûd eden birçok hadîslerin müşterek mânalarının neticesidir. Ona göre me'hazler vereceğiz.)
Sahih-i Buharî 1/140; Sahih-i Müslim 1/190; El-Lü'lü' Vel Mercan 1/2; Tenvir-ül Havalik - Suyutî sh: 15-16 aynı zamanda âlem-i misal hâdisatı mes'elesi de izah edilmiştir; El-Musannef - İbn-i Ebi Şeybe 2/282; yine Buharî 2/250; Müslim 1/159; Müstedrek-ül Hâkim 4/7; Cem'-ül Fevaid 1/562; Feth-ül Kebir 2/127; İhya-u Ulûm-id Din 1/114; Râmuz-ül Ehadîs sh: 160
Bütün bu me'hazlar bilhassa Cebrail (A.S.) ile ilgilidir. Herbir hadîs ayrı tarzda ifade ve beyan eder. Kimisi Cebrail'in (A.S.) bir Dıhye (R.A.) sûretinde Peygamber'in yanında görüldüğünü, kimisi de vahyin telâkki keyfiyetini ve saireyi beyan ederler. Bütün bunların içinde Hazret-i Üstad'ın verdiği hükmü çıkarmak mümkündür.
Ses Yok