(Otuz sene evvel yazılan matbu’ “Muhakemat-ı Bediiye”de bahsedilen “Sedd-i Zülkarneyn” ve “Ye’cüc Me’cüc” ve sâir “Eşrat-ı Kıyamet”ten yirmi mes’ele, o Muhâkemat’a bir tetimme olarak on üç sene (Hâşiye) evvel -bir kısım müsveddesi- yazılmış idi. Aziz bir dostumun hatırı için tebyiz edildi, “Beşinci Şuâ” oldu.)
İHTAR: Evvelce mukaddimeden sonra gelen mes’eleler okunsun, tâ mukaddimedeki maksad anlaşılsın.
Âyetinin bir nüktesi, bu zamanda akide-i avam-ı mü’minîni vikaye ve şübehattan muhafaza için yazılmış. Âhirzamanda vukua gelecek hâdisata dâir hadîslerin bir kısmı müteşabihat-ı Kur’âniye gibi derin ma’naları var. Muhkemat gibi tefsir edilmez ve herkes bilemez. Belki tefsir yerinde te’vil ederler.
sırriyle, vukuundan sonra te’villeri anlaşılır ve murad ne olduğu bilinir ki, ilimde râsih olanlar
deyip o gizli hakîkatları izhar ederler.
Bu Beşinci Şuâ’ın bir mukaddimesi ve yirmi üç mes’elesi vardır. Mukaddime beş noktadır
Hâşiye: Şimdi kırk seneden geçmiş.