Sözler | OnYedinci Söz | 206
(202-229)
SİYAH DUTUN BİR MEYVESİ

[O mübârek dut başında Eski Said, Yeni Said lisanıyla söylemiştir.]

Muhatâbım Ziyâ Paşa değil, Avrupa meftunlarıdır.

Mütekellim nefsim değil, tilmiz-i Kur’an nâmına kalbimdir.


• • •

Geçen sözler hakikattır, sakın şaşma, hududundan hazer aşma,

Ecânib fikrine sapma, dalâlettir kulak asma, eder elbet seni nâdim.


• • •

Görürsün en ziyâdârın, zekâvette alemdârın,

O hayretten der daim: “Eyvah, kimden kime şekva edeyim ben dahi şaştım!


• • •

Kur’an dedirtir ben de derim, hiç de çekinmem.

O’ndan O’na şekva ederim sen gibi şaşmam


• • •

Hak’tan Hakk’a feryad ederim, sen gibi aşmam,

Yerden göğe dâva ederim, sen gibi kaçmam.


• • •

Ki, Kur’anda hep dâva nurdan nuradır, sen gibi caymam.

Kur’andadır hak hikmet, isbat ederim, muhalif felsefeyi beş para saymam.

• • •

Furkan’dadır elmas hakikat, dercan ederim, sen gibi satmam.

Halktan Hakk’a seyran ederim, sen gibi sapmam.


• • •

Dikenli yolda tayran ederim, sen gibi basmam.

Ferşten arşa şükran ederim, sen gibi asmam.


• • •

Mevte, ecele dost bakarım, sen gibi korkmam.

Kabre gülerekten girerim, sen gibi ürkmem.

• • •

Ejder ağzı, vahşet yatağı, hiçlik boğazı; sen gibi görmem.

Ahbaba kavuşturur beni, kabirden darılmam, sen gibi kızmam.


• • •
Səs yoxdur