Elhüccetüz Zehra | Elhüccetüz Zehra | 52
(5-97)

Gâyet kısa bir nevi tercümesi içinde ilm-i İlâhîye, bu pek ehemmiyetli hakîkat-ı îmaniyeye kısacık işâretler edip tafsilâtını Risâle-i Nur’a havale ile deriz (Hâşiye):

Evet nasılki rahmet, rızk-ı acaibiyle Güneş gibi kendini gösterip perde-i gaybde bir Rahman-ı Rahîm’i kat’iyyetle isbat ediyor; öyle de; yüzer âyât-ı Kur’âniyede mevki alan ve kudsî yedi sıfattan bir cihette en birincisi olan “ilim” dahi, nizam ve mîzanın hikmetleri ve meyveleriyle Güneş ziyâsı misillü kendini gösterdiği gibi; bir Alîm-i Küll-i Şey’in mevcûdiyetini kat’iyyetle bildirir. Evet, insanın şuuruna, ilmine delâlet eden düzgün, ölçülü san’atı ile; insanın hâlıkının ilmine, hikmetine delâlet eden hüsn-ü hilkat-i insan muvazenesi; aynen yıldız böceğinin gecedeki ışığının lem’acığının, gündüzde Güneşin ihatalı ziyasına nisbeti gibidir.


Hâşiye: Bundan sonraki kısmı, bütün ömrümde görmediğim dehşetli ve semli bir hastalık içinde yazılmış. Kusuratıma nazar-ı müsamaha ile bakılsın. Husrev, münâsip görmediği kısmı ta’dil, tebdil, ıslah edebilir.

Ses Yok