Tarihçe-i Hayat | Birinci Kısım - İlk Hayatı | 32
(30-149)

Nurşîn’de bir müddet kaldıktan sonra Hîzan’a döndü. Sonra medrese hayatını terkederek pederinin yanına geldi ve bahara kadar evde kaldı. O sırada şöyle bir ru’ya görür:

Kıyamet kopmuş, kâinat yeniden dirilmiş. Molla Said, Peygamber Aleyhissalâtü Vesselâmı nasıl ziyaret edebileceğini düşünür. Nihayet sırat köprüsünün başına gidip durmak hatırına gelir. “Herkes oradan geçer, ben de orada beklerim” der ve sırat köprüsünün başına gider. Bütün Peygamberân-ı Îzam hazarâtını birer birer ziyaret eder, Peygamber Efendimizi de ziyarete mazhar olunca uyanır.

Artık bu ru’yadan aldığı feyiz, tahsil-i ilim için (Hâşiye) büyük bir şevk uyandırır. Pederinden izin alarak, tahsil yapmak üzere Arvâs nahiyesine gider. Burada icra-yı tedris eden meşhur Molla Mehmed Emin Efendi, kendisine ders vermeye tenezzül etmeyip, talebelerinden birisine okutmasını tavsiye edince, izzetine ağır gelir. Bir gün bu meşhur müderris camide ders okutmakta iken, Molla Said i’tirâz ederek:

− Efendim, öyle değil!

Hitabında bulunur. Okutmasına tenezzül etmediğini hatırlatır. Orada bir müddet kaldıktan sonra, Mir Hasan-ı Veli Medresesine gitti. Aşağı derecede okuyan yeni talebelere ehemmiyet verilmemek bu medresenin âdeti olduğunu anlayınca, sıra ile okunması îcabeden yedi ders kitabını terkederek, sekizinci kitaptan okuduğunu söyledi.

Birkaç gün sonra Vastan kasabasına gitti ise de, orada tebdil-i hava için ancak bir ay kadar kaldı, bilâhare Molla Mehmed isminde bir zatın refakatinde Erzurum Vilâyetine tâbi Bayezide hareket etti. Hakîki tahsiline işte bu tarihte başlar.


Hâşiye: Tarihçe-i hayatında yazılmamış, o ru’yada mazhar olduğu bir hakîkatı sonradan şöyle anladık ki: Molla Said, Hazret-i Peygamberden ilim talebinde bulunmasına karşılık; Hazret-i Resûl-ü Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, ümmetinden suâl sormamak şartiyle ilm-i Kur’ânın tâlim edileceğini tebşir etmişler. Aynen bu hakîkat hayatında tezahür etmiş. Daha sabavetinde iken bir allâme-i asır olarak tanınmış ve kat’iyyen kimseye suâl sormamış, fakat sorulan bütün suâllere mutlaka cevab vermiştir.

Dinle
-