Dördüncü Delil: Müsadere edilen bütün kitablarımı görüyorsunuz ki, siyasete arkalarını çevirip, bütün kuvvetleri ile îmana ve Kur’âna, âhirete müteveccih olmalarıdır. Yalnız iki-üç risâlelerde Eski Said sükûtu terkederek ba’zı gaddar me’murların işkencelerine karşı hiddet etmiş; hükümete değil, belki vazîfesini sû-i isti’mal eden o me’murlara itiraz eylemiş, mazlumane şekvasını yazmış. Fakat, yine o iki-üç risâleyi mahrem deyip neşrine izin vermedim, has bir kısım dostlarıma münhasır kalmışlardır. Hükümet ele bakar ve zâhire dikkat eder. Kalbe bakmak, gizli ve husûsi işlere bakmak hakkı yoktur ki, herkes kalbinde ve hânesinde istediğini yapabilir ve pâdişâhları zemmeder, beğenmez.
Ezcümle: Yedi sene evvel -daha yeni ezan çıkmadan- bir kısım me’murlar sarığıma, hem husûsi Şafiîce ibâdetime müdahale etmek istemelerine mukabil, bir kısa risâle yazıldı. Bir zaman sonra yeni ezan çıktı; ben o risâleyi mahrem dedim, intişarını men’ettim. Hem; ezcümle, Dâr-ül-Hikmet-il İslâmiyede bulunduğum zaman, tesettür âyeti aleyhinde Avrupa’dan gelen itiraza karşı bir cevab yazmıştım. Bundan bir sene evvel, eski matbu risâlelerimden alınan ve “On Yedinci Lem’a” nâmındaki risâlenin bir mes’elesi olarak kaydedilmiş ve sonra “Yirmi Dördüncü Lem’a” ismini alan kısacık Tesettür Risâlesi, ilerideki kanunlara temas etmemek için, o Tesettür Risâlesini setrettim. Her nasılsa, yanlışlıkla bir yere gönderilmiş. Hem o risâle; medeniyetin, Kur’ânın Âyetine ettiği itiraza karşı, müskit ve ilmî bir cevabdır. Bu hürriyet-i ilmiye, cumhuriyet zamanında elbette kayıd altına alınamaz.
Beşinci Delil: Dokuz senedir, bir köyde inzivayı ihtiyar ettiğim; ve hayat-ı içtimâîyeden ve siyasetten sıyrılmak istediğim; ve bu def’a gibi, müteaddid başıma gelen bütün işkencelere tahammül edip, dünya siyasetine karışmamak için bu on senede hiç müracaat etmediğimdir. Eğer müracaat etseydim, Barla yerine İstanbul’da oturabilirdim. Ve belki, bu def’adaki gaddarane tevkifimin sebebi; müracaatsızlıktan küsen ve gururlarına dokunan Isparta Valisinin ve hükümetin ba’zı me’murlarının garazlarından veya iktidarsızlıklarından habbeyi kubbe yapıp, Dahiliye Vekâletini evhamlandırmasıdır.
Elhâsıl: Benim ile temas eden bütün dostlarım bilirler ki; siyasete değil karışmak, değil teşebbüs, belki düşünmesi dahi esas maksadıma ve ahval-i ruhiyeme ve hizmet-i kudsiye-i îmaniyeme muhalifdir; ve olamıyor.