Kudsi Kaynaklar | Kudsi Kaynaklar | 232
(1-445)
213/6- «Bir vakit huzur-u Nebevî'de derinci bir gürültü işitildi. Ferman etti ki: "Bu gürültü... ilh."»
Risalede yeri: Mektubat sh: 93
Me'hazler: 69 no.lu bölümde, kâfi miktarda me'hazler verildiği için tekrarlanmadı.
214/7- «Bir kıyye taamdan Peygamberimiz (A.S.M.) ikiyüz adamı doyurduğu...»
Risalede yeri: Mektubat sh: 94
Me'hazler: İleriki sahifelerde, Bereket-i Taam mu'cizeleri içinde bilhassa 295/88 no.lu kısımda, bu hâdisenin me'hazleri verilmiş olduğundan tekrarlanmadı.
215/8- «Fenn-i hadîsin muhakkikleri, nekkadları o derece hadîs ile hususiyet peyda etmişler ki; Resul-i Ekrem'in tarz-ı ifadesine ve üslûb-u âlîsine ve suret-i ifadesine ünsiyet edip meleke kesbetmişler ki, yüz hadîs içinde bir mevzu'u görse; "Mevzu'dur" der... reddeder.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 94
Me'hazler: Bu mevzu, -bir hadîs mes'elesi olmadığı için- sadece bir-iki kitabın ismini veriyoruz: Delâil-ün Nübüvve - Beyhakî 1/29; El-Esrar-ül Merfua' - Aliyy-ül Karî sh: 63
Zabıt şekli: Rubay' bin Haysem demiş:
Yani: "Bazı hadîs-i şerifler var ki; üstünde gündüzün ziyası gibi ziya vardır, onunla hadîs olduğunu hemen tanırsın."
216/9- İbn-i Cevzî'nin acib ifratı ve bir çok sahih hadîsleri mevzu'lar içine almış olduğu...
Risalede yeri: Mektubat sh: 94
Me'hazler ve aynı hususu dile getiren hadîs imamları:
İbn-i Cevzî'nin çok ileri derecedeki şiddet ve ifratını bütün hadîs imamları beyan ediyorlar. Misal için, meşhur İbn-üs Salah, İmam-ı Sahavî, İbn-i Hacer-i Askalanî; İmam-ı Suyutî, İmam-ı Zebidî, hattâ İbn-i Teymiye'yi dahi gösterebiliriz. İmam-ı Suyutî "En-Nikât-ül Bedîât" eserinde, İbn-ül Cevzî'nin "Mevzudur" diye kaydettiği üçyüz kadar hadîsin tahlilini yapmış; bu hadîslerin bir çoğunun sahih, bir kısmının da hiç olmazsa hasen veya zaif senedli olduğunu ispat etmiş. Keza, Abdü-l Hayy Leknevî "El-Ecvibet-ül Fâsıla Li-l Es'ileti-l Aşereti-l Kâmile" eseri sh: 80, 120, 163 ve 170'de İbn-ül Cevzî'nin acib ifratlarını ispatlı şekilde göstermiş. Keza, Kitab-ür Ref' Ve-t Tekmil eseri sh: 50 ve 51 de aynı tahlilleri yapmıştır. Ve hazeza bir çok örnekler vermek mümkündür. Bu mes'ele, bu kitabın "Hadîs İlmi Bölümü"nde, "Mevzu' Hadîsler" kısmında da geçtiği için oraya havale ediyoruz.
217/10- «Resul-i Ekrem (A.S.M.) vazife-i Risaletle parlayan mahiyeti, şecere-i Tuba gibi ve Cennet'in tayr-ı hümayunu gibidir. Hem daima tekemmüldedir.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 97 ve Yirmidördüncü Mektub'un Birinci Zeyli ve sair risalelerde bulunabilir.
Me'haz: El-Fetavi-l Hadîsiye - Heysemî sh: 9-14
Zabıt şekli:
Meâli: "Bizim Peygamberimiz (A.S.M.) bütün mahlukatın en ekmelidir. Hem daima ve ebeden manen terakkî halindedir."
218/11- «Hazret-i Mehdî'ye dair muhtelif rivayetler var. Tafsilat ve tasvirat başka başkadır.»
Risalede yeri: Mektubat sh. 95
Me'hazler: Bu mes'elede, Mehdî'ye dair vürûd etmiş hadîslerin me'hazlerini vermekten ziyade, gelen hadîslerin çokluğu ve ayrı ayrı tarzlarda rivayetleri ve ihtilâflı durumlarına bakılacaktır.
Evet, bu hususta vârid olmuş hadîs-i şerifler, Peygamber'den sonra bütün zamanlara baktığı ve Mehdî'ye bazı evsafta benzeyen bütün büyük mürşidleri murad ve maksadlarına işaret ettikleri ve her birisine hususî ve ayrı şekilde işaretler ettikleri için, çok çeşitli lafız ve mânalarda sudûr etmiştir. İşte bu husus gözönünde bulundurularak, bu mevzu'da yazılmış kitapların isimleri sus gözönünde bulundurularak, bu mevzu'da yazılmış kitapların isimleri me'hazler olarak verilecektir: Kenz-ül Ummal 14/261-282 sahifelerinde, Mehdî hakkında yüz kadar hadîs-i şerif tesbit edilmiştir ki, ayrı ayrı rivayetler ve ayrı ayrı mânalardadır; keza El-İşâa Fi-Eşrat-is Sâa- Berzencî eserinde de bir o kadar hadîsler vardır. En-Nihaye Ev-il Melahim - İbn-i Kesir 1/24-31 sahifeleri arasında da yine Mehdî hakkında bir çok hadîsler kaydedilmiştir; Et-Tezkire - Kurtubî Kitabı yine bir o kadar hadîsleri cem'etmiştir; Cem'-ül Fevaid 2/773 ve sonraki sahifelerde yine birçok hadîs-i şerif zabtedilmiştir; El-İzâa - Muhammed Sıddık Hân sh: 113114'de yine Mehdî hakkında aynı hadîsleri toplamıştır. Et-Tevhid - Şevkânî eserinde de onun müellifi şöyle demiş: "Mehdî'ye dair vürûd eden hadîslerin ellisi üzerinde durulmaya değer hadîsler vardır. Bunlar kısmen sahih, kısmen hasen ve kısmen zaif hadîslerdir. Şüphesiz bunların mecmuu mütevatirdir." Ve hâkeza El-Hâfız Ebu Nuaym'in "El-Ahbar-ul Mehdî" eseri gibi çok eserler...
219/12- «Âhirzamanda gelen Mehdî gibi, herbir asır Âl-i Beyt'ten bir nevi Mehdî, belki Mehdîler bulmuş. Hattâ Âl-i Beyt'ten ma'dud olan Abbasiye hülefasından, büyük Mehdî'nin çok evsafına câmi' bir Mehdî bulmuş.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 95
Me'hazler: Bu bahiste iki mes'ele vardır: Birinci mes'ele: Her asır Âl-i Beyt'ten bazı Mehdîleri bulduğu hakkında... İkinci mes'ele: Âl-i Beyt'ten sayılan Abbasî halifelerinden büyük Mehdî'nin çok evsafına câmi bir Mehdî'yi bulması mes'elesidir.
Risalede yeri: Mektubat sh: 93
Me'hazler: 69 no.lu bölümde, kâfi miktarda me'hazler verildiği için tekrarlanmadı.
214/7- «Bir kıyye taamdan Peygamberimiz (A.S.M.) ikiyüz adamı doyurduğu...»
Risalede yeri: Mektubat sh: 94
Me'hazler: İleriki sahifelerde, Bereket-i Taam mu'cizeleri içinde bilhassa 295/88 no.lu kısımda, bu hâdisenin me'hazleri verilmiş olduğundan tekrarlanmadı.
215/8- «Fenn-i hadîsin muhakkikleri, nekkadları o derece hadîs ile hususiyet peyda etmişler ki; Resul-i Ekrem'in tarz-ı ifadesine ve üslûb-u âlîsine ve suret-i ifadesine ünsiyet edip meleke kesbetmişler ki, yüz hadîs içinde bir mevzu'u görse; "Mevzu'dur" der... reddeder.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 94
Me'hazler: Bu mevzu, -bir hadîs mes'elesi olmadığı için- sadece bir-iki kitabın ismini veriyoruz: Delâil-ün Nübüvve - Beyhakî 1/29; El-Esrar-ül Merfua' - Aliyy-ül Karî sh: 63
Zabıt şekli: Rubay' bin Haysem demiş:
Yani: "Bazı hadîs-i şerifler var ki; üstünde gündüzün ziyası gibi ziya vardır, onunla hadîs olduğunu hemen tanırsın."
216/9- İbn-i Cevzî'nin acib ifratı ve bir çok sahih hadîsleri mevzu'lar içine almış olduğu...
Risalede yeri: Mektubat sh: 94
Me'hazler ve aynı hususu dile getiren hadîs imamları:
İbn-i Cevzî'nin çok ileri derecedeki şiddet ve ifratını bütün hadîs imamları beyan ediyorlar. Misal için, meşhur İbn-üs Salah, İmam-ı Sahavî, İbn-i Hacer-i Askalanî; İmam-ı Suyutî, İmam-ı Zebidî, hattâ İbn-i Teymiye'yi dahi gösterebiliriz. İmam-ı Suyutî "En-Nikât-ül Bedîât" eserinde, İbn-ül Cevzî'nin "Mevzudur" diye kaydettiği üçyüz kadar hadîsin tahlilini yapmış; bu hadîslerin bir çoğunun sahih, bir kısmının da hiç olmazsa hasen veya zaif senedli olduğunu ispat etmiş. Keza, Abdü-l Hayy Leknevî "El-Ecvibet-ül Fâsıla Li-l Es'ileti-l Aşereti-l Kâmile" eseri sh: 80, 120, 163 ve 170'de İbn-ül Cevzî'nin acib ifratlarını ispatlı şekilde göstermiş. Keza, Kitab-ür Ref' Ve-t Tekmil eseri sh: 50 ve 51 de aynı tahlilleri yapmıştır. Ve hazeza bir çok örnekler vermek mümkündür. Bu mes'ele, bu kitabın "Hadîs İlmi Bölümü"nde, "Mevzu' Hadîsler" kısmında da geçtiği için oraya havale ediyoruz.
217/10- «Resul-i Ekrem (A.S.M.) vazife-i Risaletle parlayan mahiyeti, şecere-i Tuba gibi ve Cennet'in tayr-ı hümayunu gibidir. Hem daima tekemmüldedir.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 97 ve Yirmidördüncü Mektub'un Birinci Zeyli ve sair risalelerde bulunabilir.
Me'haz: El-Fetavi-l Hadîsiye - Heysemî sh: 9-14
Zabıt şekli:
Meâli: "Bizim Peygamberimiz (A.S.M.) bütün mahlukatın en ekmelidir. Hem daima ve ebeden manen terakkî halindedir."
218/11- «Hazret-i Mehdî'ye dair muhtelif rivayetler var. Tafsilat ve tasvirat başka başkadır.»
Risalede yeri: Mektubat sh. 95
Me'hazler: Bu mes'elede, Mehdî'ye dair vürûd etmiş hadîslerin me'hazlerini vermekten ziyade, gelen hadîslerin çokluğu ve ayrı ayrı tarzlarda rivayetleri ve ihtilâflı durumlarına bakılacaktır.
Evet, bu hususta vârid olmuş hadîs-i şerifler, Peygamber'den sonra bütün zamanlara baktığı ve Mehdî'ye bazı evsafta benzeyen bütün büyük mürşidleri murad ve maksadlarına işaret ettikleri ve her birisine hususî ve ayrı şekilde işaretler ettikleri için, çok çeşitli lafız ve mânalarda sudûr etmiştir. İşte bu husus gözönünde bulundurularak, bu mevzu'da yazılmış kitapların isimleri sus gözönünde bulundurularak, bu mevzu'da yazılmış kitapların isimleri me'hazler olarak verilecektir: Kenz-ül Ummal 14/261-282 sahifelerinde, Mehdî hakkında yüz kadar hadîs-i şerif tesbit edilmiştir ki, ayrı ayrı rivayetler ve ayrı ayrı mânalardadır; keza El-İşâa Fi-Eşrat-is Sâa- Berzencî eserinde de bir o kadar hadîsler vardır. En-Nihaye Ev-il Melahim - İbn-i Kesir 1/24-31 sahifeleri arasında da yine Mehdî hakkında bir çok hadîsler kaydedilmiştir; Et-Tezkire - Kurtubî Kitabı yine bir o kadar hadîsleri cem'etmiştir; Cem'-ül Fevaid 2/773 ve sonraki sahifelerde yine birçok hadîs-i şerif zabtedilmiştir; El-İzâa - Muhammed Sıddık Hân sh: 113114'de yine Mehdî hakkında aynı hadîsleri toplamıştır. Et-Tevhid - Şevkânî eserinde de onun müellifi şöyle demiş: "Mehdî'ye dair vürûd eden hadîslerin ellisi üzerinde durulmaya değer hadîsler vardır. Bunlar kısmen sahih, kısmen hasen ve kısmen zaif hadîslerdir. Şüphesiz bunların mecmuu mütevatirdir." Ve hâkeza El-Hâfız Ebu Nuaym'in "El-Ahbar-ul Mehdî" eseri gibi çok eserler...
219/12- «Âhirzamanda gelen Mehdî gibi, herbir asır Âl-i Beyt'ten bir nevi Mehdî, belki Mehdîler bulmuş. Hattâ Âl-i Beyt'ten ma'dud olan Abbasiye hülefasından, büyük Mehdî'nin çok evsafına câmi' bir Mehdî bulmuş.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 95
Me'hazler: Bu bahiste iki mes'ele vardır: Birinci mes'ele: Her asır Âl-i Beyt'ten bazı Mehdîleri bulduğu hakkında... İkinci mes'ele: Âl-i Beyt'ten sayılan Abbasî halifelerinden büyük Mehdî'nin çok evsafına câmi bir Mehdî'yi bulması mes'elesidir.
Ses Yok