Kudsi Kaynaklar | Kudsi Kaynaklar | 298
(1-445)
485/278- «Türkçe Yuhanna İncili'nin Ondördüncü Bab ve otuzuncu âyeti şudur: "Artık sizinle çok
söyleşmem, zira bu âlemin reisi geliyor. Ve bende, onun nesnesi aslâ yoktur!"»
Risalede yeri: Mektubat sh: 169
Me'hazler: Türkçe Terceme Risale-i Hamidiye 1/355
Zabıt şekli: "Ebu-l Âlem" ve "Reis-üs Selâm" ibareleri ile aynı mânada zikredilmiştir.
486/279- «İncil-i Yuhanna, Onaltıncı Bab ve yedinci âyeti şudur: "Amma ben, size hakkı söylüyorum.
Benim gittiğim, size faidelidir. Zira ben gitmeyince, tesellici size gelmez."»
Risalede yeri: Mektubat sh: 169
Me'hazler: Şerh-üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/743; Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 99
Zabıt şekli: Üstad'ın verdiği metnin Arabçası olarak aynı aynınadır. Arabçası şöyledir:
uzun âyetten bir parça.
Meâli: "Şimdi ben size hak olarak söylüyorum ki; benim ayrılıp gitmem, size hayırlıdır. Eğer ben
sizden ayrılıp Rabbinize gitmezsem, Faraklit size gelmiyecektir."
487/280- «İncil-i Yuhanna, Onaltıncı Bab, sekizinci âyeti: "O dahi geldikte; dünyayı günüha dair,
salâha dair ve hükme dair ilzam edecektir."»
Risalede yeri: Mektubat sh: 169
Me'hazler: Şerh-üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/743; Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 99
Zabıt şekli:
Meâli: Aşağı yukarı Hazret-i Üstad'ın Türkçe metnini verdiği âyetin aynı mânasındadır.
488/281- «İncil-i Yuhanna, Onaltıncı Bab, onbirinci âyet: "Zira bu âlemin reisinin gelmesinin hükmü
gelmiştir."»
Risalede yeri: Mektubat sh: 169
Me'hazler: Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 95, 96 ve 97'de: Hazret-i İsa'dan müjdelenmiş olan
ve semavat ve arzın melekûtunun geleceğinin haberi verilmiş ve o vaktin yaklaşmış olduğunu söyleyen
âyetler vardır. Nebhanî, kitabında bu âyetin tefsirinde şöyle yazmış: "Semavat ve arzın melekûtundan
murad ise, maddî ve manevî bir saltanatın gelmesinin müjdesidir." denilmiş.
489/282- «İncil-i Yuhanna, Onikinci Bab ve onüçüncü âyet: "Amma o Hak ruhu geldiği zaman, sizi
bilcümle hakikata irşad edecektir. Zira kendisinden söylemiyor. Bilcümle işittiğini söyleyerek, gelecek
nesnelerden size haber verecek."»
Risalede yeri: Mektubat sh. 169
Me'hazler:Şerh-üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/743; Es-Sîret-ül Halebiye 1/346
Zabıt şekli: 488 no.lu bölümde bir uzun âyetin devamının bir parçası olarak kaydedilmiş ve me'haz ve
meâli de verilmiştir.
490/283- «Kütüb-ü Enbiya'da, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın Muhammed, Ahmed, Muhtar
manasında Süryanî ve İbranî isimleri var. İşte Hazret-i Şuayb'ın suhufunda isim, Muhammed manasında
"Müşeffat" tır.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'hazler: Es-Sîret-ül Halebiye 1/353; Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 112; El-Mevahi-ül
Ledünniye 6/189
Zabıt şekli: "El-Müşeffah" veya "El-Müşeffak" olarak iki isim dahi aynı mânada geçmektedir.
491/284- «Tevrat'ta yine Muhammed mânasında "Münhamenna", hem Nebiyy-ül Haram manasında
"Hımyata" »
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'hazler: Es-Sîret-ül Halebiye 1/346 ve 354; Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 112-113
Zabıt şekli: "Münhamenna" aynen geçmektedir. Ancak ikinci isim olan "Himyata" tarzında değil, belki
"Hammetaya" yahut "Hameyyata" veyahud da "Hubeyta" olarak geçmektedir.
492/285- «Zebur'da, El-Muhtar ismiyle müsemmadır.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'hazler: El-Mevabih-ül Ledünniye 6/189; Es-Sîret-ül Halebiye 1/353; Hüccetullah Ale-l Âlemîn
Nebhanî sh: 112; Şerh-üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/739
Zabıt şekli: İsimleri verilmiş me'hazlerde, bu ismin Zebur'da değil, belki Tevrat'ta olduğu geçmektedir.
Herhalde kâtiblerin bir sevhi olmuştur.
493/286- «Tevrat'ta "El-Hâtem-ül Hâtem" ...»
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'hazler: Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 114
Zabıt şekli: "Sahib-ül Hâtem" şeklinde de geçmektedir.
494/287- «Tevrat'ta ve Zebur'da "Mukîm-üs Sünne"... »
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'haz: Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 115
Zabıt şekli: ifadesiyledir. Yani: "Ey Allah'ım! Bize sünneti; yani, dini ikame edecek bir Peygamberi
gönder."
söyleşmem, zira bu âlemin reisi geliyor. Ve bende, onun nesnesi aslâ yoktur!"»
Risalede yeri: Mektubat sh: 169
Me'hazler: Türkçe Terceme Risale-i Hamidiye 1/355
Zabıt şekli: "Ebu-l Âlem" ve "Reis-üs Selâm" ibareleri ile aynı mânada zikredilmiştir.
486/279- «İncil-i Yuhanna, Onaltıncı Bab ve yedinci âyeti şudur: "Amma ben, size hakkı söylüyorum.
Benim gittiğim, size faidelidir. Zira ben gitmeyince, tesellici size gelmez."»
Risalede yeri: Mektubat sh: 169
Me'hazler: Şerh-üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/743; Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 99
Zabıt şekli: Üstad'ın verdiği metnin Arabçası olarak aynı aynınadır. Arabçası şöyledir:
uzun âyetten bir parça.
Meâli: "Şimdi ben size hak olarak söylüyorum ki; benim ayrılıp gitmem, size hayırlıdır. Eğer ben
sizden ayrılıp Rabbinize gitmezsem, Faraklit size gelmiyecektir."
487/280- «İncil-i Yuhanna, Onaltıncı Bab, sekizinci âyeti: "O dahi geldikte; dünyayı günüha dair,
salâha dair ve hükme dair ilzam edecektir."»
Risalede yeri: Mektubat sh: 169
Me'hazler: Şerh-üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/743; Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 99
Zabıt şekli:
Meâli: Aşağı yukarı Hazret-i Üstad'ın Türkçe metnini verdiği âyetin aynı mânasındadır.
488/281- «İncil-i Yuhanna, Onaltıncı Bab, onbirinci âyet: "Zira bu âlemin reisinin gelmesinin hükmü
gelmiştir."»
Risalede yeri: Mektubat sh: 169
Me'hazler: Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 95, 96 ve 97'de: Hazret-i İsa'dan müjdelenmiş olan
ve semavat ve arzın melekûtunun geleceğinin haberi verilmiş ve o vaktin yaklaşmış olduğunu söyleyen
âyetler vardır. Nebhanî, kitabında bu âyetin tefsirinde şöyle yazmış: "Semavat ve arzın melekûtundan
murad ise, maddî ve manevî bir saltanatın gelmesinin müjdesidir." denilmiş.
489/282- «İncil-i Yuhanna, Onikinci Bab ve onüçüncü âyet: "Amma o Hak ruhu geldiği zaman, sizi
bilcümle hakikata irşad edecektir. Zira kendisinden söylemiyor. Bilcümle işittiğini söyleyerek, gelecek
nesnelerden size haber verecek."»
Risalede yeri: Mektubat sh. 169
Me'hazler:Şerh-üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/743; Es-Sîret-ül Halebiye 1/346
Zabıt şekli: 488 no.lu bölümde bir uzun âyetin devamının bir parçası olarak kaydedilmiş ve me'haz ve
meâli de verilmiştir.
490/283- «Kütüb-ü Enbiya'da, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın Muhammed, Ahmed, Muhtar
manasında Süryanî ve İbranî isimleri var. İşte Hazret-i Şuayb'ın suhufunda isim, Muhammed manasında
"Müşeffat" tır.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'hazler: Es-Sîret-ül Halebiye 1/353; Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 112; El-Mevahi-ül
Ledünniye 6/189
Zabıt şekli: "El-Müşeffah" veya "El-Müşeffak" olarak iki isim dahi aynı mânada geçmektedir.
491/284- «Tevrat'ta yine Muhammed mânasında "Münhamenna", hem Nebiyy-ül Haram manasında
"Hımyata" »
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'hazler: Es-Sîret-ül Halebiye 1/346 ve 354; Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 112-113
Zabıt şekli: "Münhamenna" aynen geçmektedir. Ancak ikinci isim olan "Himyata" tarzında değil, belki
"Hammetaya" yahut "Hameyyata" veyahud da "Hubeyta" olarak geçmektedir.
492/285- «Zebur'da, El-Muhtar ismiyle müsemmadır.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'hazler: El-Mevabih-ül Ledünniye 6/189; Es-Sîret-ül Halebiye 1/353; Hüccetullah Ale-l Âlemîn
Nebhanî sh: 112; Şerh-üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/739
Zabıt şekli: İsimleri verilmiş me'hazlerde, bu ismin Zebur'da değil, belki Tevrat'ta olduğu geçmektedir.
Herhalde kâtiblerin bir sevhi olmuştur.
493/286- «Tevrat'ta "El-Hâtem-ül Hâtem" ...»
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'hazler: Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 114
Zabıt şekli: "Sahib-ül Hâtem" şeklinde de geçmektedir.
494/287- «Tevrat'ta ve Zebur'da "Mukîm-üs Sünne"... »
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'haz: Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 115
Zabıt şekli: ifadesiyledir. Yani: "Ey Allah'ım! Bize sünneti; yani, dini ikame edecek bir Peygamberi
gönder."
Ses Yok