Kudsi Kaynaklar | Kudsi Kaynaklar | 299
(1-445)
495/288- «Suhuf-u İbrahim ve Tevrat'ta "Mazmaz"dır.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'hazler: Es-Sîret-ül Halebiye 1/353; Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 108 ve 112
Zabıt şekli: Me'hazlerde bu isim bir kaç çeşit lafızlarla gelmektedir. Meselâ "Tabtab", "Yüzmüz" gibi.
Tevrat'ta "Memmazbaz", "Bimüzmaz" ve "Mazmaz" ve "Muzmuz" ve yine "Mizmiz" lafızlarıyla da
gelmektedir.
496/289- «Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm demiş:
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'hazler: Es-Sîret-ül Halebiye 1/353; Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 113; Hadarat-ül
İslâmiye Dergisi bir ve ikinci sayılarında, "Semavî kitaplarda Hz. Muhammed" ünvanlı seri makaleler ve
eserinde aynen geçmektedir.
Zabıt şekli: Rivayet Hazret-i Ömer'den gelmektedir. Demiş:
Meâli: Hazret-i Ömer diyor: Resul-i Ekrem bana sordu: "Ey Ömer, sen biliyor musun ben kimim?" Ve
devam etti: "Fahr olmasın, ben öyle bir kimseyim ki, ismim Tevrat'ta Ahyed, İncil'de Baraklit, Zebur'da
Himeyyata ve İbrahim'in suhufunda Tabtab'dır..."
497/290- «İncil'de, esma-i Nebevî'den "Sahih-ül Kadîbi Ve-l Herave»
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'hazler: Es-Sîret-ül Halebiye 1/346, 347; Şerh-üş Şifa- Aliyy-ül Karî 1/739; Hüccetullah Ale-l
Âlemîn - Nebhanî sh: 114
Zabıt şekli: Resul-i Ekrem'in o mânadaki ünvanı birkaç çeşit lafızlarla gelmiştir. Meselâ "Sahim-üt
Taç, Sahib-ün Na'leyn, Sahib-ül Herave, Sahib-ün Medrea, Sahib-ül Kadîb" gibi lafızlarla...
498/291- «Yine İncil'de "Sahib-ür Tac"dır. »
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'hazler: Şerh-üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/739; Hüccetullah Ale-l Âlemîn sh: 113-114
Zabıt şekli: Aynen kaydedildiği tarzda geçmektedir.
499/292- «Hem İncil'de El-Baraklit veyahut El-Faraklit ki İncil tefsirlerinde, "Hak ve bâtılı birbirinden
tefrik eden hakperest" mânası verilmiş ki, sonra gelecek insanları hakka sevkedecek zâtın ismidir.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 170
Me'hazler: Hüccetullah Ale-l Âlemîn - Nebhanî sh: 112
Zabıt şekli: El-Barakit veya El-Faraklit: Ruh-ul Hak mânasıyla hak ve bâtılın arasını tefrik eden
demektir. "Baraklites, Sarahlitas" isimleri de aynı mânada Süryanice gelmişlerdir.
500/293- «İncil'in bir yerinde, İsa Aleyhisselâm demiş: "Ben gideceğim; tâ dünyanın reisi gelsin."»
Risalede yeri: Mektubat sh. 171
(Not: Bu âyetin me'hazleri, 468 numaralı kısımda geçmiştir. "Âlemin reisi geliyor" ifadesi için ise,
Türkçe Risale-i Hamidiye 1/355'de "Âlemin babası" yahud "Reis-üs Selâm" ifadeleriyle de geçmektedir.)
501/294- «Evliya Çelebi'nin Seyahatname kitabındaki âyet:
Risalede yeri: Mektubat sh: 171
Me'hazler: Bizde Evliya Çelebi'nin Seyahatname eserinin tamamı bulunmadığı için hangi cild ve
sahifesinde olduğunu tesbit edemedik...
Bİ'SETTEN EVVEL ZAMAN-I FETRETTE, KÂHİN VE ÂRİF-İ
BİLLÂHLARIN RESUL-İ EKREM'İN GELECEĞİNİ BİLDİREN İHBARLARI

502/295- «Yemen padişahlarından Tübba' isminde bir melik, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın
evsafını eski kitablarda görmüş, iman etmiş. Şöyle bir şiirini ilân etmiş:
Risalede yeri: Mektubat sh: 172
Me'hazler: El-Bidaye Ven-Nihaye - İbn-i Kesir 2/166; Eş-Şifa 1/363; Şerh-üş Şifa - Aliyy-ül Karî
1/740; Müstedrek-ül Hâkim 2/388; Hüccetullah Ale-l Âlemîn sh: 138
Zabıt şekli: Me'hazlerde, melik Tübba, Peygamberimizin bi'setinden bin sene evvel gelmiş olduğunu,
onun Ârif-i Billâh olan veziri "Şamûl" dahi ona Medine Şehri, ahirzaman peygamberinin meskeni
olacağını söylediğini ve o da Medine'ye Ensarları, tâ o zaman bu niyet ve gaye ile yerleştirdiğini.. ve
Tübba'nın mezkûr şiiri Ensarîlerin yanında ma'lum ve meşhur olduğunu, hattâ o şiir, Ebu Eyyub-i
Ensarî'nin yanında mahfuz bulunduğunu yazarlar.
Şiirin son kısmı şöyledir:
Meâli: "Ben Hazret-i Ahmed'e şâhidlik yaparım ki; O, Peygamberdir. Herşeyin Hâlikı olan bir Allah'ın
Peygamberi... Eğer benim ömrüm onun ömrüne kadar uzanmış olsaydı, ben O'na vezir ve amcazâde
olurdum. Hem onun önünde kılınçla onun a'dasına karşı mücahede eder ve onun kalbindeki bütün
sıkıntıları izale etmeye çalışırdım."
Ses Yok