Meyve Risalesi | Sekizinci Mesele | 74
(60-88)

İşte îman-ı âhiretin meyveleri ve neticeleri gösteriyorlar ki; nasıl ki âzâyı insaniden midenin hakikatı ve ihtiyacatı, taamların vücuduna kat’i delâlet eder, öyle de; insanın hakikatı ve kemâlâtı ve fıtrî ihtiyacatı ve ebedî arzuları ve iman-ı âhiretin mezkûr netice ve faidelerini isteyen hakikatları ve istidatları, daha kat’i olarak âhirete ve cennete ve cismanî bâki lezzetlere delâlet ve tahakkuklarına şehadet ettiği gibi; bu kâinatın hakikat-ı kemâlatı ve mânidar tekvinî âyâtı ve insaniyetin mezkûr hakikatler ile alâkadar bütün hakikatları, dâr-ı âhiretin vücuduna ve tahakkukuna ve haşrin gelmesine ve Cennet ve Cehennem’in açılmasına delâlet ve şehadet ettiklerini, Risale-i Nur eczaları ve bilhassa Onuncu ve Yirmisekizinci (iki makamı), Yirmidokuzuncu Sözler ve Dokuzuncu Şua ve Münâcat Risaleleri hüccetlerle, parlak ve şüphe bırakmaz bir tarzda isbat etmişler. Onlara havale ederek bu uzun kıssayı kısa kesiyoruz.

Cehenneme dâir beyanat-ı Kur’aniye o kadar vâzıh ve zâhirdir ki, başka îzahata ihtiyaç bırakmamış. Yalnız bir iki zaif şüpheyi izâle edecek iki üç nükteyi, tafsilini Risale-i Nur’a havale edip gayet kısa bir hülâsasını beyan edeceğiz.

Ses Yok