Meyve Risalesi | Onbirinci Mesele | 164
(130-169)

ve âlem-i İslâm’ın, Kur’an-ı Azimüşşân’ın gıda-i kudsisiyle ve Nur’un uhrevî taamiyle ve şâkirdlerinin iştihasıyla ekmek, su ve hava gibi bu Nurlara pekçok ihtiyacı olduğunu.. ve bu Nur’ları okuyup yazanlardan binler kişi îmanla kabre girdiğini isbat eden; ve kendisine mensup talebelerini hiçbir yerde mağlub ve mahcub etmeyen; ve elyevm Kur’an’ın semâvî dersleriyle ve Risale-i Nur’un esâsâtiyle ve şâkirdlerinin zekâvetleriyle ve Meyve’nin Onuncu ve Onbirinci Mes’ele ve çiçekleriyle firak ateşiyle gece gündüz yanan kalblerimizi âb-ı hayat ve şarab-ı kevser gibi o mübarek "Mes’ele" ve "Çiçekler" ile kalblerimizin ateşini söndürüp sürur ve feraha sevkeden... Ve ey âlemin (Kur’an-ı Azimüşşân’ın kat’i vaadiyle ve tehdidi ile ve Risale-i Nur’un keşf-i kat’isiyle ve merhum şâkirdlerinin müşâhedesiyle ve onlardaki keşfelkubur sahiplerinin görmesiyle...) en çok korktuğu ölümü ehl-i îman için îdam-ı ebedîden kurtarıp bir terhis tezkeresine çeviren; ve Âlem-i Nur’a gitmek için güzel bir yolculuk olduğunu isbat eden ve kâfir ve münâfıklar için idam-ı ebedî olduğunu bildiren Kur’an-ı Mu’cizü’lBeyan’ın, bin mu’cizat-ı Ahmediye (A.S.M) ve kırk vech-i i’câzının tasdiki altında ihbarat-ı kat’iyesiyle..

Ses Yok