Âyetinin verâset-i Ahmediye (A.S.M.) cihetinde, ma’na-yı işârî noktasında, bu asırda o Rahmetenlilâleminin bir âyinesi ve Hakîkat-ı Kur’âniyenin bir hakîki tefsiri olan Risâle-i Nur, o küllî rahmetin bir cilvesi, bir nümûnesi olmasından; Hakîkat-ı Muhammediye’nin (A.S.M.) bir kısım evsâfı, ma’na-yı mecâzî ile cüz’î bir vârisine verilebilir diye, bu parlak kasîdeye ilişmedim. Yalnız Hakîkat-ı Ahmediye (A.S.M.) ile âyinesinin farkına işâreten bâzı kelimeler ilâve edildi.
SAİD NURSÎ
Huzur bulur bu gün seninle âlem;
Ey bu asırda rahmet-i âlem Risâle-i Nur!
Sürur bulur bugün seninle âdem,
Ey bir rahmet-i âlem Risal-i Nur!
Bu hasta gönüller çoktan perîşan;
Varsa sende eğer Lokman’dan nişan;
Bir şifa sun, gel ey mahbûb-u zîşan,
Ey cilve-i rahmet-i âlem Risâle-i Nur!
Gelmez mi sonu bu uzun hecenin,
Geçmez mi gamı bu yaslı gecenin,
Zâri arttı, sabrı bitti nicenin,
Ey cilve-i rahmet-i âlem Risâle-i Nur!
Fahr-i Âlem, Arştan bu yere indi;
Şâh-ı velâyet gelip Düldüle bindi;
Zülfikâra bugün, artık nur dendi,
Ey bu zamanda rahmet-i âlem Risâle-i Nur!
................................................