Kudsi Kaynaklar | Kudsi Kaynaklar | 258
(1-445)
324/117 - «Başta Sahih-i Müslim, kütüb-ü sahiha haber veriyorlar ki, Câbir diyor: Biz bir seferde,Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ile beraberdik. Kaza-yı hâcet için bir yer aradı. Settareli bir yer yoktu. Sonra gitti, iki ağaç yanına. Bir ağacın yanına getirdi. Muti devenin yularını tutup çekildikte geldiği gibi, o iki ağacı o suretle yanyana getirdi.
Sonra dedi: Yani: "Üstüme birleşiniz." dedi. İkisi birleşerek settare oldular. Arkalarında kaza-yıhâcet ettikten sonra onlara emretti, yerlerine gittiler.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 126
Me'hazler: Sahih-i Müslim 4/2301, 2306 hadîs no: 3006 ve 3012; Sahih-i İbn-i Hibban 8/158; Cem'-ülFevaid 2/486; Sünen-i Daremî 1/10; Delâil-ün Nübüvve - Beyhakî 6/8, 18, 20 ve 21; Eş-Şifa 1/299; Şerh
üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/616; keza, Hafacî 3/51; Kenz-ül Ummal 12/373; Mecma-uz Zevaid 9/5, 6, 7, 10;
Delâil-ün Nübüvve - Ebu Nuaym 2/392
Zabıt şekli: Sahih-i Müslim'in hadîsi, Hazret-i Üstad'ın hülâsa edip yazdığı lafızları gibidir. Tekrarına gerek duymadım.
325/118- «İkinci bir rivayette, yine Hazret-i Câbir der ki: Bana emretti ki:
Yani: "O ağaçlara de: "Resulüllah'ın hâceti için birleşiniz!" Ben öyle dedim, onlar da birleştiler. Sonra
ben beklerken, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm çıkageldi. Başıyla sağa sola işaret etti, o iki ağaç
yerlerine gittiler.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 126
Me'hazler: Bir önceki numaradakinin me'hazleri, bunun da me'hazleridir. Tekrarlamaya hacet yoktur.
Zabıt şekli: Şifa-i Şerif'in hadîsi aynen Hazret-i Üstad'ın hülâsa edip yazdığı tarzdadır. Yalnız, "Ben çıktım, geldim, Resulullah'a suyunu hazırladım, kendi kendime bir şeyler konuşurken; Resul-i Ekrem (A.S.M.) o ağaçların arkalarından çıktı. Biraz durup bekledi. Sonra başıyla sağa sola işaret etti" lafızları da vardır.
326/119- «Nakl-i sahih ile, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın cesur kumandanlarından ve
hizmetkârlarından olan Üsame bin Zeyd der ki: Bir seferde, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ile
beraberdik. Kaza-yı hâcet için hâlî, settareli bir yer bulunmuyordu. Ferman etti ki: (Yani: Ağaçlardan,
taşlardan birşeyler görüyor musun?) Dedim: "Evet var." Emretti ve dedi:
Yani ağaçlara de ki: "Resulullahın hâceti için birleşiniz" ve taşlara da de: "Duvar gibi toplanınız." Ben
gittim, söyledim. Kasem ediyorum ki, ağaçlar birleştiler ve taşlar duvar oldular. Resul-i Ekrem
Aleyhissalâtü Vesselâm, hâcetinden ve taşlar duvar oldular. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm,
hâcetinden sonra yine emretti: (Yani: Onlara git ve de ki birbirinden ayrılsınlar.) Benim nefsim kabza-i
kudretinde olan Zât-ı Zülcelâl'e kasem ederim, ağaçlar ve taşlar ayrılıp yerlerine gittiler...»
(Geçen iki hadîs ve hâdiseyi ayrıca Ya'lâ İbn-i Murre ve Gayalan bin Selem Es-Sakafî ve İbn-i
Mes'ud, Gazve-i Hüneyn'de de vaki olduğunu rivayet etmişlerdir.)
Risalede yeri: Mektubat sh: 127
Me'hazler: Eş-Şifa - Kadı İyaz 1/300-301; Delâil-ün Nübüvve - Beyhakî 6/24-25; Delâil-ün Nübüvve
Ebu Nuaym 2/390, 391 ve 393 hadîs no: 336 ve 337; Şerh-üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/617-619 (Beyhakî ve
Ebu Ya'lâ'dan nakil); keza Nesim-ür Riyad - Hafacî 3/51;El-Metalib-ül Âliye 4/8-10; Kenz-ül Ummal
12/403 Zabıt şekli: Ya'lâ bin Murre ve Gayalan bin Seleme ve İbn-i Mes'ud'un Gazve-i Huneyn'de da aynı
hâdisenin vuku' bulduğunu bildiren me'hazler:
Eş-Şifa 1/301, İbn-i Mes'ud'dan nakil; Kenz-ül Ummal 12/403, Üsame bin Zeyd'den.. Ve hâkeza bütün
rivayet yolları, verilmiş olan me'hazlerin içinde mevcuddur.. ve Hazret-i Üstad'ın kaydettiği tarzdadır.
Bilhassa Şifa-i Şerif'in rivayetiyle aynendir.
327/120- «İmam-ı İbn-i Fûrek ki, kemâl-i içtihad ve fazlından kinaye olarak Şafiiyy-i Sânî ünvanını
alan allâme-i asr, kat'î haber veriyor ki: Gavze-i Taif'te, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm gece at
üstünde giderken uykusu geliyordu. O halde iken, bir sidre ağacına rastgeldi. Ağaç O'na yol verip, atını in
citmemek için, iki şak oldu. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, hayvan ile içinden geçti. Tâ
zamanımıza kadar o ağaç, iki ayak üstünde, muhterem bir vaziyette kaldı.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 127 Me'hazler: Eş-Şifa - Kadı İyaz 1/301-302; Şerh-üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/620; Nesim-ür Riyad - Hafacî 3/57 Zabıt şekli: Molla Aliyy-ül Karî, Şifa'nın şerhinde diyor: İmam-ı İbn-i Fûrek demiş: "O ağaç, Taif yolunda büyük ve maruf bir ağaçtır." Aliyy-ül Karî ise, der ki: "Herhalde o ağaç O'nun zamanına kadar kalabilmiş ve meşhur olmuştur. Bizim zamanımızda ise, öyle maruf bir ağaç yoktur."
Sair kısıımları aynı aynınadır.
Sonra dedi: Yani: "Üstüme birleşiniz." dedi. İkisi birleşerek settare oldular. Arkalarında kaza-yıhâcet ettikten sonra onlara emretti, yerlerine gittiler.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 126
Me'hazler: Sahih-i Müslim 4/2301, 2306 hadîs no: 3006 ve 3012; Sahih-i İbn-i Hibban 8/158; Cem'-ülFevaid 2/486; Sünen-i Daremî 1/10; Delâil-ün Nübüvve - Beyhakî 6/8, 18, 20 ve 21; Eş-Şifa 1/299; Şerh
üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/616; keza, Hafacî 3/51; Kenz-ül Ummal 12/373; Mecma-uz Zevaid 9/5, 6, 7, 10;
Delâil-ün Nübüvve - Ebu Nuaym 2/392
Zabıt şekli: Sahih-i Müslim'in hadîsi, Hazret-i Üstad'ın hülâsa edip yazdığı lafızları gibidir. Tekrarına gerek duymadım.
325/118- «İkinci bir rivayette, yine Hazret-i Câbir der ki: Bana emretti ki:
Yani: "O ağaçlara de: "Resulüllah'ın hâceti için birleşiniz!" Ben öyle dedim, onlar da birleştiler. Sonra
ben beklerken, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm çıkageldi. Başıyla sağa sola işaret etti, o iki ağaç
yerlerine gittiler.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 126
Me'hazler: Bir önceki numaradakinin me'hazleri, bunun da me'hazleridir. Tekrarlamaya hacet yoktur.
Zabıt şekli: Şifa-i Şerif'in hadîsi aynen Hazret-i Üstad'ın hülâsa edip yazdığı tarzdadır. Yalnız, "Ben çıktım, geldim, Resulullah'a suyunu hazırladım, kendi kendime bir şeyler konuşurken; Resul-i Ekrem (A.S.M.) o ağaçların arkalarından çıktı. Biraz durup bekledi. Sonra başıyla sağa sola işaret etti" lafızları da vardır.
326/119- «Nakl-i sahih ile, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın cesur kumandanlarından ve
hizmetkârlarından olan Üsame bin Zeyd der ki: Bir seferde, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ile
beraberdik. Kaza-yı hâcet için hâlî, settareli bir yer bulunmuyordu. Ferman etti ki: (Yani: Ağaçlardan,
taşlardan birşeyler görüyor musun?) Dedim: "Evet var." Emretti ve dedi:
Yani ağaçlara de ki: "Resulullahın hâceti için birleşiniz" ve taşlara da de: "Duvar gibi toplanınız." Ben
gittim, söyledim. Kasem ediyorum ki, ağaçlar birleştiler ve taşlar duvar oldular. Resul-i Ekrem
Aleyhissalâtü Vesselâm, hâcetinden ve taşlar duvar oldular. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm,
hâcetinden sonra yine emretti: (Yani: Onlara git ve de ki birbirinden ayrılsınlar.) Benim nefsim kabza-i
kudretinde olan Zât-ı Zülcelâl'e kasem ederim, ağaçlar ve taşlar ayrılıp yerlerine gittiler...»
(Geçen iki hadîs ve hâdiseyi ayrıca Ya'lâ İbn-i Murre ve Gayalan bin Selem Es-Sakafî ve İbn-i
Mes'ud, Gazve-i Hüneyn'de de vaki olduğunu rivayet etmişlerdir.)
Risalede yeri: Mektubat sh: 127
Me'hazler: Eş-Şifa - Kadı İyaz 1/300-301; Delâil-ün Nübüvve - Beyhakî 6/24-25; Delâil-ün Nübüvve
Ebu Nuaym 2/390, 391 ve 393 hadîs no: 336 ve 337; Şerh-üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/617-619 (Beyhakî ve
Ebu Ya'lâ'dan nakil); keza Nesim-ür Riyad - Hafacî 3/51;El-Metalib-ül Âliye 4/8-10; Kenz-ül Ummal
12/403 Zabıt şekli: Ya'lâ bin Murre ve Gayalan bin Seleme ve İbn-i Mes'ud'un Gazve-i Huneyn'de da aynı
hâdisenin vuku' bulduğunu bildiren me'hazler:
Eş-Şifa 1/301, İbn-i Mes'ud'dan nakil; Kenz-ül Ummal 12/403, Üsame bin Zeyd'den.. Ve hâkeza bütün
rivayet yolları, verilmiş olan me'hazlerin içinde mevcuddur.. ve Hazret-i Üstad'ın kaydettiği tarzdadır.
Bilhassa Şifa-i Şerif'in rivayetiyle aynendir.
327/120- «İmam-ı İbn-i Fûrek ki, kemâl-i içtihad ve fazlından kinaye olarak Şafiiyy-i Sânî ünvanını
alan allâme-i asr, kat'î haber veriyor ki: Gavze-i Taif'te, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm gece at
üstünde giderken uykusu geliyordu. O halde iken, bir sidre ağacına rastgeldi. Ağaç O'na yol verip, atını in
citmemek için, iki şak oldu. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, hayvan ile içinden geçti. Tâ
zamanımıza kadar o ağaç, iki ayak üstünde, muhterem bir vaziyette kaldı.»
Risalede yeri: Mektubat sh: 127 Me'hazler: Eş-Şifa - Kadı İyaz 1/301-302; Şerh-üş Şifa - Aliyy-ül Karî 1/620; Nesim-ür Riyad - Hafacî 3/57 Zabıt şekli: Molla Aliyy-ül Karî, Şifa'nın şerhinde diyor: İmam-ı İbn-i Fûrek demiş: "O ağaç, Taif yolunda büyük ve maruf bir ağaçtır." Aliyy-ül Karî ise, der ki: "Herhalde o ağaç O'nun zamanına kadar kalabilmiş ve meşhur olmuştur. Bizim zamanımızda ise, öyle maruf bir ağaç yoktur."
Sair kısıımları aynı aynınadır.
Ses Yok