Geçmişiz hep medihlerden senadan.
Yüz çevirdik servetlerden gınadan.
Nur isteriz geçmeden bu fenadan.
Ey bu asırda rahmet-i âlem Risâletü’n-Nur.!
Nur elinden içeli biz şarabı.
Çevirmişiz tatlılığa azâbı.
Bir mahbubun biz de olduk türâbı.
Ey bize rahmet-i âlem Risâletü’n-Nur.!
Âşıkların arşa çıkan feryâdı,
Ağlatıyor o pâk ruhlu ecdâdı,
Allah için eyle bize imdâdı,
Ey muhtaçlara rahmet-i âlem Risâletü’n-Nur!
Gökler saldı belâ, yer verdi belâ,
Sarsdı âfâkı bir acı vaveylâ,
Rahmet et âleme ey Nur-u Mevlâ,
Ey cilve-i rahmet-i âlem Risâletü’n-Nur!
Bir yanda sel var, bir yanda kan akar,
Bu bela ateşi âlemi yakar,
Ağlayan bu beşer hep sana bakar,
Ey nümûne-i rahmet-i âlem Risâletü’n Nur!
Çevrildi ateşle bu koca dünya,
Bir Cehennem gibi kaynadı derya,
Yetiş imdada ey şâh-ı evliya!
Ey bu zamanda rahmet-i âlem Risâletü’n-Nur !
Her yangını senin nurun söndürür,
Her biri yeri bir gülşene senin nurun döndürür,
Deccâlı da bir gün gelir elbette öldürür,
Ey nur-u rahmet-i âlem Risâletü’n Nur!