Şu Âyet-i kerîmenin zâhir ma’nası çok tefsirlerin beyânına göre yüksek i’caz-ı Kur’ânîyi göstermediğinden, çok zaman zihnime ilişiyordu. Kur’ân’ın feyzinden gelen gâyet güzel ve yüksek ma’nalarından üç veçhini icmalen beyân edeceğiz.
Birincisi: Cenâb-ı Hak, Resûlüne âid olabilecek ba’zı halleri, Resûlünü tekrim ve teşrif noktasında ba’zan kendine isnad eder.
İşte burada da: “Resûlüm size vazife-i Risâlet ve tebliğ-i ubûdiyet hizmetine mukabil sizden bir ecir ve ücret ve mükâfat, bir it’am istemez.” ma’nasında, “Ben sizi ibâdet için halketmişim; bana rızk vermek ve it’am etmek için değil.” meâlindeki Âyet, Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm’a âid it’am ve irzakı murad etmek gerektir. Yoksa gâyet bedîhi bir ma’lûmu i’lam kabilinden olur; i’caz-ı Kur’ân’ın belâğatına uygun gelmez.