Tılsımlar Mecmuası | On Dördüncü Lem’anın İkinci Makamı | 6
(6-13)
On Dördüncü Lem’anın
İkinci Makamı

(Makam münasebetiyle buraya alınmıştır.)

in binler esrarından altı sırrına dairdir.

İHTAR: Besmelenin Rahmet noktasında parlak bir nuru, sönük aklıma uzaktan göründü. Onu, kendi nefsim için nota suretinde kaydetmek istedim. Ve yirmi-otuz kadar sırlar ile, o nurun etrafında bir dâire çevirmek ile avlamak ve zaptetmek arzu ettim. Fakat maatteessüf şimdilik o arzuma tam muvaffak olamadım. Yirmi-otuzdan, beş-altıya indi.

“Ey insan!” dediğim vakit nefsimi murad ediyorum. Bu ders kendi nefsime has iken, ruhan benimle münasebettar ve nefsi nefsimden daha hüşyar zâtlara belki medâr-ı istifâde olur niyyetiyle “On Dördüncü Lem’anın İkinci Makamı” olarak müdakkik kardeşlerimin tasviblerine havale ediyorum. Bu ders akıldan ziyâde kalbe bakar, delilden ziyade zevke nâzırdır.


Şu makamda birkaç sır zikredilecektir.

BİRİNCİ SIR:


’in bir cilvesini şöyle gördüm ki: Kâinat sîmasında, arz simâsında ve insan simasında birbiri içinde birbirinin nümunesini gösteren “Üç Sikke-i Rubûbiyet” var.

Biri: Kâinatın hey’et-i mecmuasındaki teâvün, tesânüd, teanuk, tecâvübden tezâhür eden Sikke-i Kübrâ-i Ulûhiyyettir ki “Bismillah” ona bakıyor.

Ses Yok