Tılsımlar Mecmuası | OTUZBİRİNCİ SÖZÜN DÖRDÜNCÜ ESASI | 144
(144-148)
OTUZBİRİNCİ SÖZÜN DÖRDÜNCÜ ESASI
DÖRDÜNCÜ ESAS
DÖRDÜNCÜ ESAS
Mi'racın semeratı ve faydası nedir?
Elcevab: Şu şecere-i Tûba-i Mâneviyye olan Mi'racın beşyüzden fazla meyvelerinden nümune olarak yalnız beş tanesini zikredeceğiz.
BİRİNCİ MEYVE:
Erkân-ı îmaniyyenin hakaikını göz ile görüp, melâikeyi, cenneti, âhireti, hattâ Zât-ı Zülcelâli göz ile müşahede etmek; kâinata ve beşere öyle bir hazine ve bir nur-u ezelî ve ebedî bir hediye getirmiştir ki: Şu kâinatı, perişan ve fâni ve karmakarışık bir vaziyet-i mevhûmeden çıkarıp, o nur ve o meyve ile, o kâinatı; kudsî mektubat-ı Samedaniyye, güzel âyine-i cemal-i Zât-ı ehadiyye vaziyeti olan hakikatını göstermiş. Kâinatı ve bütün zîşuuru sevindirip mesrur etmiş. Hem o nur ve o meyve ile beşeri; muşevveş, perişan, âciz, fakir, hâcâtı hadsiz, a'dâsı nihayetsiz ve fâni, bekasız bir vaziyet-i dalâletkâraneden o insanı o nur, o mayve-i kudsiyye ile Ahsen-i Takvîmde bir mu'cize-i kudret-i Samedâniyyesi ve mektubat-ı Samedaniyyenin bir nüsha-i câmiası ve Sultan-ı Ezel ve Ebed'in bir muhatabı, bir abd-i hassı, kemâlâtının istihsancısı, halîli ve cemâlinin hayretkârı, habîbi ve cennet-i bâkıyesine namzet bir misafir-i azîzi suret-i hakikîsinde göstermiş. İnsan olan bütün insanlara, nihayetsiz bir sürur, hadsiz bir şevk vermiştir.İKİNCİ MEYVE:
Sâni-i mevcudat ve Sâhib-i kâinat ve Rabb-ül-âlemîn olan Hâkim-i Ezel ve Ebed'in marziyyat-ı Rabbâniyyesi olan İslâmiyetin, -başta namaz olarak- esasatını, cin ve inse hediye getirmişdir ki: O marziyyatı anlamak, o kadar merak-âver ve saadet-âverdir ki, târif edilmez.Çünki: Herkes, büyükce bir veliyy-i ni'met, yahut, muhsin bir padişahın uzaktan arzularını anlamağa ne kadar arzukeş ve anlasa, ne kadar memnun olur. Temenni eder ki: "Keşki bir vasıta-i muhabere olsaSes Yok