Sözler | Lemeât | 746
(691-746)
ANGLİKAN KİLİSESİNE CEVAP

Bir zaman bî-aman İslâmın düşmanı, siyasî bir dessas, yüksekte kendini göstermek isteyen vesvas bir Papaz, desise niyetiyle hem inkâr sûretinde,

Hem de boğazımızı pençesiyle sıktığı bir zaman-ı elîmde pek şematetkârane bir istifham ile dört şey sordu bizden.

Altıyüz kelime istedi. Şemâtetine karşı: Yüzüne “tuh!” demek. Desisesine karşı: Küsmekle sükût etmek, inkârına karşı da:

Tokmak gibi bir cevab-ı müskit vermek lâzımdı. Onu muhatâb etmem. Bir hak-perest adama böyle cevabımız var. O dedi birincide:

“Muhammed (Aleyhissalâtü Vesselâm) dini nedir?” Dedim: İşte Kur’andır. Erkân-ı sitte-i îman, erkân-ı hamse-i İslâm, esas maksad-ı Kur’an. Der ikincisinde:

“Fikir ve hayata ne vermiş?” Dedim: “Fikre tevhid, hayata istikamet. Buna dair şahidim:

Der üçüncüsünde:

“Mezâhim-i hâzıra nasıl tedâvi eder? “ Derim: “Hurmet-i ribâ, hem vücûb-u zekâtla. Buna dâir şâhidim:

da.

Der dördüncüsünde:

“İhtilâl-i beşere ne nazarla bakıyor?” Derim: Sa’y, asıl esastır. Servet-i insânîyye, zâlimlerde toplanmaz, saklanmaz ellerinde. Buna dair şahidim:

• • •

Yüz mâşâallah bu cevaba.

Dinle
-