Îman ve Küfür | Meyve Risalesi'nden | 225
(215-235)
Meyve Risâlesi'nden

Dördüncü Mes'ele

Yine Gençlik Rehberi'nde îzahı var. Bir zaman bana hizmet eden kardeşlerim tarafından sual edildi ki:
— Küre-i Arzı herc ü merce getiren ve İslâm mukadderatiyle alâkadar olan bu dehşetli Harb-i umumîden elli gündür (şimdi yedi seneden geçti aynı hâl) (*) hiç sormuyorsun ve merak etmiyorsun? Hâlbuki bir kısım mütedeyyin ve âlim insanlar, cemaati ve câmii bırakıp radyo dinlemeğe koşuyorlar. Acaba bundan daha büyük bir hâdise mi var? Veya onunla meşgûl olmanın zararı mı var? dediler.
Cevaben dedim ki:
— Ömür sermayesi pek azdır. Lüzumlu işler pek çoktur. Birbiri içinde mütedâhil dâireler gibi, her insanın kalb ve mide dâiresinden ve cesed ve hâne dâiresinden, mahalle ve şehir dâiresinden ve vatan ve memleket dâiresinden ve Küre-i Arz ve nev-i beşer dairesinden tut tâ zîhayat ve dünya dâiresine kadar birbiri içinde dâireler var. Herbir dâirede, herbir insanın bir nevi vazifesi bulunabilir. Fakat en küçük dâirede, en büyük ve ehemmiyetli ve dâimî vazife var. Ve en büyük dâirede en küçük ve muvakkat arasıra vazife bulunabilir. Bu kıyas ile (küçüklük ve büyüklük mâkûsen mütenasip) vazifeler bulunabilir. Fakat, büyük dâirenin câzibedarlığı cihetiyle, küçük dâiredeki lüzumlu ve ehemmiyetli hizmeti bıraktırıp; 
------------------------------------------------------------
(*) Parantez içindeki not, 1946 senesine aittir.
Ses Yok