şahsiyet-i insaniye i’tibâriyle değildir ki onlardan zevce almak uygun düşmesin?
İkinci bir tabakanın hisse-i fehmi şudur ki: Bir büyük âmir, raiyetine pederâne bir şefkat ile bakar. Eğer o âmir, zâhirî ve bâtınî bir pâdişâh-ı ruhanî olsa; merhameti, pederin yüz def’a şefkatinden ileri gittiği için, raiyetinin efradı, onun hakîki evlâdı gibi, ona peder nazariyle bakarlar. Peder nazarı ise, zevc nazarına inkılâb edemediğinden ve kız nazarı da zevce nazarına kolayca değişmediğinden, efkâr-ı âmmede, Peygamberin mü’minlerin kızlarını alması şu sırra uygun gelmediği için, Kur’ân o vehmi def’ maksadiyle der: “Peygamber Rahmet-i İlâhîyye hesabiyle size şefkat eder, pederâne muamele eder ve risâlet nâmına siz onun evlâdı gibisiniz... Fakat şahsiyet-i insaniye i’tibâriyle pederiniz değildir ki, sizden zevce alması münâsib düşmesin!. Ve sizlere “oğlum” dese, ahkâm-ı şerîat i’tibâriyle siz onun evlâdı olamazsınız!..”
Said Nursî