Mesnevî-i Nûriye | Habbe | 121
(116-133)

Sonra ikisinin de yapışıklıklarını izâle ve fetk ettik. Birisinden sular inmeğe, ötekisinden nebâtât çıkmağa başladı. Mezkûr âyetin ifade ettiği şu ma’naya delâlet eden âyet-i kerîmesidir. Çünkü, hayvanî ve nebatî olan hayatları koruyan gıdalar ancak arz ve semânın izdivacından tevellüd edebilir.

Mezkûr âyetin tabaka-i avâma âid safhasının arkasında şöyle bir safha da vardır ki: Nur-u Muhammediye’den (A.S.M.) yaratılan madde-i acîniyeden, seyyarat ile şemsin o nurun mâcun ve hamurundan infisal ettirilmesine işârettir. Bu safhayı delâletiyle te’yid eden olan hadîs-i şerîf’idir.

İkinci misâl: olan âyet-i kerîmenin tabaka-i avâma âid safhasında şu ma’na vardır.

“Onlar, daha acib olan birinci yaratılışlarını şehâdetle ikrar ettikleri halde, daha ehven, daha kolay ikinci yaratılışlarını uzak görüyorlar.” Şu safhanın arkasında haşir ve neşrin pek kolay olduğunu tenvir eden büyük bir bürhan vardır.

Ey haşir ve neşri inkâr eden kafasız! Ömründe kaç def’a cismini tebdil ediyorsun. Sabah ve akşam elbiseni değiştirdiğin gibi her senede bir def’a tamamiyle cismini tebdil ve tecdid ediyorsun, haberin var mıdır? Belki her senede, her günde cisminden bir kısım şeyler ölür, yerine emsâli gelir. Bunu hiç düşünemiyorsun. Çünkü kafan boştur. Eğer düşünebilseydin, her vakit âlemde binlerce nümûneleri vukua gelen haşir ve neşri inkâr etmezdin. Doktora git, kafanı tedâvi ettir.

İ’lem Eyyühel-Aziz! Nefsin belâhet ve hamakatine bak ki, bir Rabb-i Muhtar-ı Hakîm tarafından terbiye edildiğini ve o Rabb-i Hakîm’in memlûk ve masnûu olduğunu bildiğine ve bu temellük ve terbiyenin bütün efrâd, enva’, ecnasda câri olmakla mes’elenin bir kâide-i külliye şeklini aldığına ve bu feyzin şümullü olmakla bir nevi icmâ ve fiilî bir tasdika mazhar olduğuna nazaran kanun ve düstûr şeklinde olan hâdiseye ve kesb-i külliyet eden kâideye bakarak kanaat ve itmi’nan etmesi lâzım iken, bütün âfakı cilvelendiren tecelliyat-ı esmâyı kendisi de o cilvelerde hissedar olduğu halde vâsıta-i tesettür ve alâmet-i ihmal sanıyor.

Dinle
-