Mektubat | Yirmi İkinci Mektup | 268
(262-277)

Eğer denilse: Hadîste

denilmiş. İhtilâf ise, tarafgirliği iktiza ediyor. Hem tarafgirlik marazı; mazlum avamı, zalim havassın şerrinden kurtarıyor. Çünkü; bir kasabanın ve bir köyün havassı ittifak etseler, mazlum avâmı ezerler. Tarafgirlik olsa, mazlum bir tarafa iltica eder, kendisini kurtarır. Hem tesadüm-ü efkârdan ve tehâlüf-ü ukulden hakîkat tamamiyle tezâhür eder.

Elcevab: Birinci suâle deriz ki: Hadîsteki ihtilâf ise, müsbet ihtilâftır. Yâni: Herbiri kendi mesleğinin tâmir ve revâcına sa’yeder. Başkasının tahrip ve ibtâline değil, belki tekmil ve ıslahına çalışır. Amma menfî ihtilâf ise ki: Garazkârâne, adâvetkârâne birbirinin tahribine çalışmaktır; hadîsin nazarında merduddur. Çünkü birbiriyle boğuşanlar, müsbet hareket edemezler.

İkinci suâle deriz ki: Tarafgirlik eğer hak nâmına olsa, haklılara melce’ olabilir. Fakat şimdiki gibi garazkârâne, nefis hesabına olan tarafgirlik, haksızlara melce’dir ki; onlara nokta-i istinâd teşkil eder. Çünkü; garazkârâne tarafgirlik eden bir adama şeytan gelse, onun fikrine yardım edip taraftarlık gösterse, o adam o şeytana rahmet okuyacak. Eğer mukabil tarafa melek gibi bir adam gelse, ona hâşâ lânet okuyacak derecede bir haksızlık gösterecek.

Üçüncü suâle deriz ki: Hak nâmına, hakîkat hesabına olan tesadüm-ü efkâr ise; maksadda ve esasta ittifak ile beraber, vesâilde ihtilâf eder. Hakîkatın her köşesini izhar edip, hakka ve hakîkata hizmet eder. Fakat tarafgirâne ve garazkârâne, fir’avnlaşmış nefs-i emmâre hesabına hodfuruşluk, şöhretperverâne bir tarzdaki tesadüm-ü efkârdan bârika-i hakîkat değil, belki fitne ateşleri çıkıyor. Çünkü, maksadda ittifak lâzım gelirken, öylelerin efkârının Küre-i Arz’da dahi nokta-i telâkîsi bulunmaz. Hak nâmına olmadığı için, nihayetsiz müfritane gider. Kabil-i iltiyam olmayan inşikaklara sebebiyet verir. Hâl-i âlem buna şahiddir.

Elhasıl:

olan desâtir-i âliye düstûr-u harekât olmazsa nifak ve şikak meydan alır. Evet

demezse, o düstûrları nazara almazsa, adâlet etmek isterken zulmeder.

Dinle
-