Kastamonu Lahikası | Mektup 27 | 40
(40-41)

Hüsrev’in çok şirin ve fevkalâde yazdığı Hastalar Lem’ası ile Esmâ-i Sitte Lem’ası, benim nazarımda elmasla yaldızlı yazılan ve onlar kadar uzun iki mektub sadâkat-medâr hükmünde bana göründü; Risâle-i Nur’a çok ehemmiyetli hizmetlerini göz yaşıyla hatırlattı ve Firdevsî hediyenizdeki risâlelerin harfleri adedince, Cenâb-ı Erhamürrâhimîn sizlere rahmet, bereket, saadet ihsan eylesin. Âmin.

Yorulmaz ve usanmaz ciddî, samîmî Kardeş! Tevafukta muvaffakıyetli kalemin ile yazılan İ’caz-ı Kur’an’ın âhirinde senin hakkında


olan dua, bu def’a şübhem kalmadı ki, tam kabul olmuş.

Umum kardeşlere birer birer selâm.

Said Nursî


* * *


(27)

Aziz, Sıddık ve Sadık Kardeşlerim!

Bu def’a pek çok alâkadar olduğum zâtların dört aded mektubları beni o kadar mesrûr etti ve Risâle-i Nur hesabına o kadar memnun eyledi ki; güya yeniden o kahraman arkadaşları buldum diye sürûr yaşları çok hüzünlerimi sildi. Evet dört mektuba dört cevab yazmak isterim ve hakkınızdır; fakat samîmî ittihadınıza binâen bire iktifa edildi. Ayrı ayrı beş-altı küçük mes’eleleri beyan ediyorum:

Birincisi: Eskiden beri, îmân kurtarmak zamanıdır dediğimiz ve ihtiyârım olmadan tekrar ile erkân-ı îmâniyeye dâir bürhanlardan tahşidat-ı azîmeyi yaptığımız, çok haklı ve lüzumlu olduğunu zaman gösterdi.

Səs yoxdur