Kastamonu Lahikası | Mektup 58 | 91
(90-91)

Şimdiye kadar, onu Risâle-i Nur’un erkân-ı mühimmesindendir diye erkânlar içinde her vakit benim kazancımda ismiyle hissedardır. Onunla teşrik-i mesâi eden İnce Mehmed gibi ve hapiste kitâbetiyle Risâle-i Nurun tesvidinde çok hizmet eden Şefik Bey gibi kardeşlerime selâm ederim. Halil İbrahim’in Hüsrev hakkındaki nurlu fıkrası beni mesrûr etti.

Râbîan: Hulûsi Bey’in gâyet samîmî ve dikkatli ve nükteli olan Sabri’ye yazdığı mektub; Hulûsi’nin dâima ihlâsı ve sadâkat ve terakkisini gösteriyor. Benim tarafımdan da ona yazınız ki, şâkirdlerin erkanında birinciliği dâima muhafaza ediyor. O benden hiç ayrılmamış gibi bir vaziyettedir.

Hâmisen: Mübâreklerin köyünden ve cemaatinden ve merhum Lütfü’nün haleflerinden ve askere giden Küçük Hüseyin bana bir iki mektub yazdı, ben cevabını yazmıştım, şimdi ise mektubun cevabını alamadım diye yazıyor. Öyleyse o mübârekler benim tarafımdan ona cevab yazsınlar, dâimâ kalemi işlediği gibi, yine askerliği müddetince öylece hissedardır. Mektub yazmadığıma gücenmesin. Hem terhisten sonra benim yanıma gelmek arzu edip yazıyor, gelmek münâsib değil. Mübâreklerin ve başta birinci Abdurrahman, Büyük Mustafa ve Hâfız Mustafa ve kahraman Küçük Ali olarak cemaatlerine selam ederim.

İslâm Köyü ile Atabey başta kahramanı Ali Hâfız ve Lütfü varisleri ve halefleri Sav Köyü’nün başta Hacı Hâfız Efendi ve kahramanları olarak pek çok selâm ederim ve o havalilerde bulunan bütün kardeşlerimize ve Isparta’da ve bilhassa Barla ve Bedrede, Eğirdir’de bulunan kardeşlerimize birer birer selam ederim ve dua ve Ramazanlarını tebrik ederim, duâlarını da isterim. Buradaki kardeşlerinizde sizlere selam ve Ramazanınızı tebrik ediyorlar.


Duanıza çok muhtaç kardeşiniz
Said Nursî


* * *
Səs yoxdur