Kastamonu Lahikası | Mektup 131 | 211
(211-211)

(131)

EHEMMİYETLİ BİR HOCANIN ÜSTAD HAKKINDA ZİYÂDE HÜSN-Ü ZANNINI TA’DİL ETMEK MÜNÂSEBETİYLE YAZILMIŞ, BELKİ SİZE DE FAİDESİ OLUR DİYE GÖNDERİLDİ

Aziz, Sadık, Muhterem Kardeşimiz Hoca Haşmet!

Senin, müceddid hakkındaki mektubunu hayretle okuduk ve Üstadımıza da söyledik. Üstadımız diyor ki: Evet bu zaman hem îmân ve din için, hem hayat-ı içtimâiye ve şeriât için, hem hukuk-u âmme ve siyaset-i İslâmiye için, gâyet ehemmiyetli birer müceddid ister. Fakat en ehemmiyetlisi, hakaik-i îmâniyeyi muhafaza noktasında tecdid vazifesi, en mukaddes ve en büyüğüdür.

Şeriât ve hayat-ı içtimâiye ve siyasiye dâireleri ona nisbeten ikinci, üçüncü, dördüncü derecede kalıyor. Rivayat-ı hadîsiyede, tecdid-i din hakkında ziyâde ehemmiyet ise, îmânî hakaikteki tecdid itibariyledir. Fakat efkâr-ı âmmede, hayatperest insanların nazarında zâhiren geniş ve hâkimiyet noktasında câzibedar olan hayat-ı içtimâiye-i İslâmiye ve siyaset-i diniye cihetleri daha ziyâde ehemmiyetli göründüğü için, o adese ile o nokta-i nazardan bakıyorlar, ma’na veriyorlar.

Hem bu üç vezâifi birden bir şahısta, yahut cemaatte, bu zamanda bulunması ve mükemmel olması ve birbirini cerhetmemesi pek uzak, âdeten kabil görülmüyor.

Âhirzamanda, Âl-i Beyt-i Nebevî’nin (A.S.M.) cemaat-ı nûraniyesini temsil eden Hazret-i Mehdi’nin ve cemaatindeki şahs-ı ma’nevîde ancak içtima edebilir. Bu asırda, Cenâb-ı Hakk’a hadsiz şükür olsun ki, Risâle-i Nur’un hakîkatına ve şâkirdlerinin şahs-ı ma’nevîsine, hakaik-i îmâniye muhafazasında tecdid vazifesini yaptırmış. Yirmi seneden beri o vazife-i kudsiyede te’sirli ve fatihane neşriyle gâyet dehşetli ve kuvvetli zındıka ve dalâlet hücumuna karşı tam mukabele edip, yüzbinler ehl-i îmânın îmânlarını kurtardığını kırk binler adam şehâdet eder.

Amma benim gibi âciz ve zaîf bir bîçârenin, böyle binler derece haddimden fazla bir yükü yüklenmek tarzında, şahsı medâr-ı nazar etmemeli diyor ve size selâm ediyor. Biz de zâtınıza ve oradaki Risâle-i Nur’la alâkadar olanlara selâm ediyoruz.

Risâle-i Nur şâkirdlerinden
Emin, Feyzi, Kâmil

Dinle
-