Denizli ve Emirdağ Lahikaları I -II | Denizli Lâhikası Mektup 4 | 6
(6-6)
(4)


Bayramınızı tekrar tebrikle beraber, sûreten görüşemediğimize teessüf etmeyiniz. Bizler hakîkaten dâima beraberiz, ebed yolunda da inşâallah bu beraberlik devam edecek. Îmanî hizmetinizde kazandığınız ebedî sevablar ve ruhî ve kalbî faziletler ve sevinçler, şimdiki geçici ve muvakkat gamları ve sıkıntıları hiçe indirir kanaatındayım. Şimdiye kadar, Risâle-i Nur şâkirdleri gibi çok kudsî hizmette çok az zahmet çekenler olmamış. Evet, Cennet ucuz değil. İki hayatı imha eden küfr-ü mutlaktan kurtarmak, bu zamanda pek çok ehemmiyetlidir. Bir parça meşakkat olsa da şevk ve şükür ve sabırla karşılamalı. Mâdem bizi çalıştıran hâlikımız Rahîm ve Hakîmdir; başa gelen herşey’i rıza ile, sevinç ile, rahmetine, hikmetine îtimad ile karşılamalıyız.

Kahraman bir kardeşimiz, “Âyet-ül-Kübrâ” mes’elesinde bütün mes’uliyeti kendine alıp, Hizb-i Kur’ân’ı ve Hizb-i Nur’u ve kalemiyle kazandığı fevkalâde uhrevî şeref ve fazilete istihkakını tam göstermiş, beni derin sevinçlerle ağlatmış; ve “Yedinci Şuâ” olan “Âyet-ül-Kübrâ” tam nazar-ı dikkati celbederek ileride ona lâyık bir fütuhatı ihzar etmek hikmetiyle ona gelen bu muvakkat müsadere, o kardeşimizin ve rüfekasının hizmetlerini ve masraflarını zâyi etmeyecek, inşâallah daha parlattıracak diye rahmet-i İlâhîyyeden bekleriz.

Sizi bütün duâlarında


gibi bütün mütekellim-i maalgayr sigalarında bilâ-istisna dahil edip, kesretli cesedler ve bir tek ruh hükmünde şirket-i ma’nevîyemizin düstûrlariyle çalışan ve sizin sıkıntınız ile sizden ziyâde alâkadar olan ve şahs-ı ma’nevînizden himmet ve meded ve sebat ve metanet ve şefaat bekliyen


Kardeşiniz
Said Nursî


* * *
Ses Yok