Denizli ve Emirdağ Lahikaları I -II | Mektup 93 | 188
(188-189)

Hem, buranın havası, benim âsabıma pek çok dokunuyor. Bu kışın bir günü, Denizli hapsinin o geçirdiğimiz kış kadar bana ağır geliyor, beni üzüyor.

Evet, nasıl göz, bir saçı kaldıramıyor; aynen öyle de, şimdiki ruhum bir saç kadar sıkletten, ağırlıktan müteessir olduğu halde, Risâle-i Nur ve şâkirdlerinin selâmetlerine, onların bedellerine ve yerlerinde dağ gibi ağır tazyikat ve sıkıntıları memnuniyetle o ruh omuza çeker, tahammül eder ve şâkirane sabreder diye size kat’iyyen haber veriyorum. Fakat mâdem acz ve za’fım ve teessüratım çok ziyâdedir, has kardeşlerim beni medihlerle yüklerimi ağırlaştırmağa bedel, dualariyle ve şefkatleriyle ve himmetleriyle ve acımalariyle yardım edip, yükümü hafifleştirmek lâzımdır. İnâyet-i Rabbânîyenin bir cilvesidir ki; bu şiddetli merdum-girizlik hastalığiyle, zâlimlerin tecrid-i mutlaklarını hiçe indiriyor.. beni tâzib etmiyor.. bir cihette memnun ediyor.

* * *

(93)

Aziz, Sıddık Kardeşlerim, Bu Dehşetli Asırda Mükemmel Tesellilerim ve Vârislerim!

Sizin fevkalâde sa’yü gayretiniz Isparta ve civarını bir geniş Medreset-üz-Zehraya ve bir Cami-ül-Ezhere çevirdiğine bir delil de, bu def’a matbaacıları da hayrette bırakan yazdıklarınız “Asa-yı Mûsa Mecmûası”ndan yirmiden ziyâde mükemmel tevafuklu nüshalarını bu yarım ümmi kardeşinize göndermenizdir. Cenâb-ı Erhamürrâhimîn sizlere, yazanlara ve yardım edenlere herbir harfine mukabil bin rahmet eylesin ve binler meyve-i Cennet ihsan etsin ve yüzer hasenat defter-i a’mâlinizde yazdırsın, Âmin! Âmin! Âmin!

Ben onlara bakdım, kalbime geldi ki: Bu kahramanların şimdi de bir mükâfatları yok mu?

Birden ihtar edildi ki: Onlar, bu mecmûayı yazmakla feylesofları susturan, îmana getiren kuvvetli bir ders-i îmanîyi en evvel kendi kendine tam okuyorlar, ma’nevî bir hazine kazanıyorlar.

Hem onların nüshaları, pek çokların îmanlarını kurtaracaklar veya îmana gelecekler. Bir hâdiste vardır: “Bir tek adam seninle îmana gelse, sahra dolusu kırmızı koyundan daha hayırlıdır.” Hem onlar, bu mübârek kalemleriyle, eski zamanda İslâmiyetin büyük mücahid kahramanlarının kılınçlarının kudsi hizmetlerini görüyorlar. Elbette istikbal, onları ve Nurcuları çok alkışlayacak.

Ses Yok