Denizli ve Emirdağ Lahikaları I -II | Denizli Lâhikası Mektup 20 - 21 | 16
(16-16)

Yeni geldiğimiz zaman çiçek aşısı doktoru beni aşıladı. O kolum çıban oldu ve şişti, o şiş aşağıya iniyor, beni yatırmıyor, abdestte sıkıntı veriyor. Acaba benim vücudum aşıya gelmez veyahut başka bir ma’na var! Yirmi sene evvel beni Ankara’da aşıladılar, şimdiye kadar o aşı yeri ara sıra işliyor, rahatsızlık veriyor. Bu da öyle olmasın diye hatırıma geldi, sizde nasıl?

Said Nursî


* * *

(20)

Aziz, Sıddık Kardeşlerim!

Kader-i İlâhî adaleti bizleri, Denizli Medrese-i Yusufiyesine sevket-mesinin bir hikmeti, her yerden ziyâde Risâle-i Nur’a ve Şâkirdlerine hem mahbusları, hem ahalisi, belki hem me’murları ve adliyesi muhtaç olmalarıdır. Buna binâen, biz bir vazife-i îmaniye ve uhreviye ile bu sıkıntılı imtihana girdik. Evet, yirmi-otuzdan ancak bir-ikisi tâdil-i erkân ile namazını kılan mahbuslar içinde birden Risâle-i Nur Şâkirdlerinden kırk-ellisi umumen bilâ-istisna mükemmel namazlarını kılmaları, lîsan-ı hal ile ve fiil diliyle öyle bir ders ve irşaddır ki, bu sıkıntı ve zahmeti hiçe indirir, belki sevdirir. Ve şâkirdler, ef’alleriyle bu dersi verdikleri gibi, kalblerindeki kuvvetli tahkîki îmanlariyle dâhi, buradaki ehl-i îmanı, ehl-i dalâletin evham ve şübehatından kurtarmalarına medâr, çelikten bir kal’a hükmüne geçeceğini, rahmet ve inâyet-i İlâhîyyeden ümid ediyoruz.

Buradaki ehl-i dünyanın bizi konuşmaktan ve temastan men’leri zarar vermiyor. Lîsan-ı hâl, lîsan-ı kalden daha kuvvetli ve te’sirli konuşuyor. Mâdem hapse girmek terbiye içindir, milleti seviyorlar ise, mahbusları Risâle-i Nur Şâkirdleriyle görüştürsünler, tâ bir ayda, belki bir günde bir seneden ziyâde terbiye alsınlar. Hem millete ve vatana, hem kendi istikballerine ve âhiretine menfaatli birer insan olsunlar “Gençlik Rehberi” bulunsa idi, çok faidesi olurdu. İnşâallah bir zaman girer.

Said Nursî


* * *

(21)

Aziz, Sıddık Kardeşlerim!

Bugün, büyük ve merhum kardeşim Molla Abdullah ile Hazret-i Ziyaeddin hakkındaki ma’lûmunuz muhavereyi tahattur ettim. Sonra sizi düşündüm. Kalben dedim:

Ses Yok